tag:blogger.com,1999:blog-79410540593526298652024-02-24T01:50:26.545-08:00KELİMELER ARASINDAYasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.comBlogger80125tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-61260457855212079872015-03-16T00:31:00.001-07:002015-03-16T00:31:43.203-07:00CEHENNEM ATEŞİ<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif; font-size: large;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif; font-size: large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-cjIaRM_ttK1BdOxQQ6YO9HfPXZZNbJwIiEjyu8zF2z2QPnMiymLIPiHm6kshUdDqrECa_CUX6LWrf1DnRZXuABxzY-EJ_d6kRBSbNjcG82WCR_QkmGXE4ZdUQzDZZdNEs9DbfiHJX1c/s1600/IMG_4496.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-cjIaRM_ttK1BdOxQQ6YO9HfPXZZNbJwIiEjyu8zF2z2QPnMiymLIPiHm6kshUdDqrECa_CUX6LWrf1DnRZXuABxzY-EJ_d6kRBSbNjcG82WCR_QkmGXE4ZdUQzDZZdNEs9DbfiHJX1c/s1600/IMG_4496.JPG" height="320" width="240" /></a></span></div>
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif; font-size: large;"> </span><span style="font-family: inherit;">Delinin biri kuyuya bir taş atar
kırk akıllı çıkaramaz. O gün bugündür kuyuya o taşı atan deliyi arıyoruz. Aklımızda,
yüreğimizde, vicdanımızda. <o:p></o:p></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: inherit;"> O
temmuz sabahının diğer sabahlardan bir farkı yoktu benim için. Sabah ezanı ile
uyanıp , caminin yolunu tutmuştum. Cami, oturduğumuz sokağın köşesindeydi. Babam her zaman “cemaatle kılınan namazlar, tek başına kılınan
namazlardan daha sevaptır” derdi. İyi bir evlat, iyi bir insan, iyi bir mümin olabilmek için babamın sözünü hep
dinledim. Yaradan için ibadete her çağrıldığımda üşenmedim, sevaplarımı
katladım. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: inherit;">
Eve dönüp kahvaltı yapmak yerine fırından iki
poğaça aldım. Yetiştirmem gereken siparişler vardı. Dükkan camiden iki sokak
aşağıdaydı. Bakkalın önünden geçerken yere bırakılan Hakikat Gazetesinin sür
manşetine gözüm takıldı “ Müslüman Mahallesinde Salyangoz sattılar.” Önceki gün
Pir Sultan Abdal şenlikleri için şehre gelen yazarlardan birinden bahsediyordu.
“Tövbe tövbe ne cesaret varmış be adamda. Şeytanın ayeti mi olurmuş.” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: inherit;"> Sabahları serin olur bizim buralar.
Sessizdir de. Camiden çıkan cemaat vakit kaybetmeksizin ekmek kavgasına tutuşur.
Açılan kepenklerin gıcırtısı, yırtar
sessizliği. Dükkanların önleri süpürülür.
Tahta sandalyeler kapı önüne çıkarılır. Kahvenin çırağı çoktan demlemiştir
çayı. Yüzünde gülümsemesi eksik olmaz tavşan kanlarını dağıtırken. Kimse
kimsenin tavuğuna kışt demez. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: inherit;">
O temmuz sabahının diğer sabahlardan bir farkı yoktu benim için. Saatler
sonra bu göğün altında yaşanacaklardan hiç kimsenin haberi yoktu. Sıradan bir
güne uyandığımızı sandık. Issızlığın ortasında çıkacak feryat figandan ,
gökyüzünü aydınlatacak cehennem ateşinden, göz gözü görmeyecek dumandan nasıl
haberimiz olabilirdi? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: inherit;"> Sokakta her zamankinin aksine tuhaf bir
hareketlilik vardı. Şenlik kapsamında bir takım etkinliklerin yapıldığı
medrese, iki dükkan ötemdeydi. Bir tarafta saz çalıp türkü söyleyenler, diğer
tarafta kitap imzalayanlar. Kapının önüne çıkmıştım ki ,kulağıma gelen o
sazın sesi ile iç geçirdim. <span style="background: white; line-height: 115%;"> “<i>Sivas
ellerinde sazım çalınır. Çamlıbeller bölük bölük bölünür. Yardan ayrılmışam
bağrım delinir. Katip arzuhalim yaz yâre böyle</i>.” Küçüktüm . Kapı komşumuz Ali
Haydar amca, uzun kış gecelerinde toplardı konu komşuyu eve. Duvarda asılı
duran sazını alıp o yanık sesi ile başlardı bu türküyü söylemeye. O söylerdi
ben ağlardım. Çocukluk işte , o yaşta insanın ne derdi olur? Dokunurdu sesi
yüreğime. Toprağın bol olsun Ali Haydar amca…<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;"> O sırada Ahmet elinde
gazete koşarak yanıma geldi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Abi okudun mu yazanları?<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Neyi oğlum? <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Şu şenlik için gelen kafirler ile ilgili yazanları.<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Ne kafirinden bahsediyorsun, alevi onlar Pir Sultan Abdal şenlikleri
için buradalar.<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Yok abi içlerinde biri var şeytan Aziz diyorlar ona, ateistmiş . Ateist
demek kafir demek değil mi ? Müslümanlara dil uzatmış. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Tövbe tövbe. Oğlum sana ne elin adamının kafirliğinden. Yürü git işine.
<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-Öyle deme abi ya , bak buradaki bildiride ne diyor “ Gün Müslümanlığın
gereğini yerine getirme günüdür. İslam peygamberini ve kitabının izzetini
korumak için bu uğurda verecek canlarımız vardır.”<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">-İyi, git ver bir can da gel o zaman. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;"> Geldiği gibi fırladı gitti
Ahmet. Sela okunmaya başladı. Dükkanın önüne sandalyeyi koyup Cuma namazı için
camiye gittim. Her zamankinden farklı bir kalabalık vardı. Mahalle sakinlerinin
dışında tuhaf kılıklı adamlar. Bir fısıltı , bir huzursuzluk . Birkaç saat sonra olacaklara
gebe kalmıştı gün, o cami avlusunda. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;"> Namaz sonrası fısıltı uğultuya
dönüştü. Cemaat hükümet konağına doğru yürüyüşe başladı. Ne olduğunu anlamadan
kendimi aralarında buldum. Diğer camilerden çıkanlar ile birlikte kalabalık
iyice arttı. Hızlı adımlarla hem yürüyor, hem de ağızlarından salyalar akıtarak
bağırıyorlardı. “ Vali istifa! Vali istifa !” Kentte bu şenliklerin yapılmasına
izin veren valiye hesap soracaklardı. Bedeli
mutlaka ödenmeliydi. Gözlerinden ateşler fışkırıyordu. O ateşler akşam
saatlerinde patlayacak bombanın fitilini tutuşturacaktı. Kimsenin bundan haberi
yoktu. “Kahrolsun Laiklik! Kahrolsun Laiklik !” Laiklik olmasa bu kafirler ellerini kollarını sallayarak dinimize dil
uzatamazlardı. O zaman Laikliğinde allah belasını versindi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;"> Öfke, tarifi olmayan dipsiz bir
kuyu. İnsanın kendine bile açıklayamadığı karmaşa. Ayağının dibinde biten bir
sarmaşık gibi kontrolsüz bir şekilde
büyür , sarar tüm benliğini. Nefesin
kesilir , gözün kararır. Karşındaki baban olsa, evladın olsa tanımazsın. Hafızan
o anları hiçbir zaman kayıt etmez. Sonrasında ardına sığınacağın bahanelerin
hep hazırdır. “ namusuma dil uzattı, dinime peygamberime laf etti, gözüm
döndü.” <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: inherit;"><span style="background: white; line-height: 115%;"> </span>O temmuz sabahının diğer
sabahlardan bir farkı vardı benim için. Her zaman cemaat ile katladığım sevaplarıma,
bu kez cemaat ile birlikte günahlarımı
da ekledim. </span><span style="background: white; line-height: 115%;"><span style="font-family: inherit;">Özrü yok tüm bu olanların. Arkasına saklanacağım
bir bahanesi de. Özünde hoşgörü olan bir dinin, nasıl olup da bir cehennem
ateşi yakabildiğini , o cehennem ateşinde diri diri canlar alabildiğini hiçbir
zaman anlayamadım. O günden sonra uykularım hep eksik kaldı. Onlar bir kere
yanıp kül oldular , bense her gece rüyalarımda kül olamadan tekrar tekrar
yanıyorum. </span><span style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 9pt;"><o:p></o:p></span></span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-18930549904789456632015-03-12T15:09:00.000-07:002015-03-12T15:09:14.082-07:00SİTEM<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi357obG21sXAoRWAC91XEQ5xsLQiodfpc_HcKrUUl9mvF0WKztftrJ35hRKLX4irAsdBsIbxAq6Kft1Bq45nVLuJ5y3jUqy6bXGHjSrHf_mSDAEvdx0qd4I5PneVqndEcYLyAdFXjj6xk/s1600/IMG_3746.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi357obG21sXAoRWAC91XEQ5xsLQiodfpc_HcKrUUl9mvF0WKztftrJ35hRKLX4irAsdBsIbxAq6Kft1Bq45nVLuJ5y3jUqy6bXGHjSrHf_mSDAEvdx0qd4I5PneVqndEcYLyAdFXjj6xk/s1600/IMG_3746.JPG" height="320" width="240" /></a></span></span></div>
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;">Gece günü selamlıyor ufuk çizgisinde.
Uykuya hasret gözlerim umursamıyor güneş doğmuş mu, ay batmış mı. Kaç zamandır
bu haldeyim unuttum. Bu sana yazdığım kaçıncı mektup hatırlamıyorum. Gözlerinin
gözlerime değdiği an geldiğinde <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>aklıma,
içim titriyor hala. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>İlk defa vurgun
yemiş misali gönlüm tutuldu aşka. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Nefes alamıyorum. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ne yana baksam seni görüyorum. Rakı kadehimi
her gece yokluğuna<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>kaldırıyorum. Meyin
tadı yok sensiz, balığı hiç sorma. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Seni
sana anlatsam kendimi anlatmış olurum. Adını yazıyorum<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bulduğum her <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>kağıda. Büyük harf, küçül harf, italik , el
yazısı. Sonra renkli kalemlerle kenar süsü yapıyorum o kağıtlara. Sen de beni
hayatının kenar süsü yapmak istemiştin ya , hatırla. Gözüm seğiriyor aklıma her
düştüğünde. Bana bakışın ,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gülüşün , sevişin.
Ona da bana baktığın gibi mi bakıyorsun ? Benim gibi kimse sevemez seni bunu
biliyorsun. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Hep sevdaya düşerdi gönlüm
ama ciğerimden yanıyorum ben bu defa başka . <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;">
</span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Hiç bitmesin istiyorum, ansızın
bir gece hayatıma girerek yaktığın, giderken de körüklediğin<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bu
ateş. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kavursun tüm benliğimi. Alevlerim gökyüzüne
yükselsin , aydınlatsın kara geceyi. Bu yangın benle ölünceye dek yaşasın
varsın . Ben yandıkça sen kahrol.<o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kim<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>bilir kaçıncı kez sana<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bu
satırları yazıyorum. Birazdan da yırtıp atacağım. Sahibine gitmeyen mektuplar
mezarlığı’nda yerini alacak. Aşk dedikleri şey<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>bu kadar acı mıydı ? Yoksa acı çekmek için ardına saklandığım<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bir bahane mi aşk ? Sen misin özlediğim ,
sevdiğim yoksa bana yaşattığın sensizlik mi ? Aklımda <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>cevapsız<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>sorular, dikiyorum kafama kadehin dibini.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Geçen bunca yıla rağmen <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>seni hala <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bu kadar özlüyor, arıyorsam, dünyanın o son
günü sen de beni arayacaksın. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Nasıl
ki ben seni unutmadım, sen de beni unutamadın. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>O
yanında gezdirdiğin çakma <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sarışınlar unutturamaz ki beni sana. Avundurur
sadece.<o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Her
gece geliyorum evinin önüne. Arabanın farlarını kapatıp bekliyorum . Hani o
sokağın köşesindeki çöp tenekesinin ardına park etmiş, arabanın içindeki kapüşonlu
karartı var ya, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>o benim işte. Acaba bu
gece <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>kolunda hangi kızla geleceksin?
Rakı mı yoksa şarap mı içeceksiniz? Şarapsa beyaz mı kırmızı<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>mı ? Rakıysa buzlu mu buzsuz mu? Kanepede mi
yoksa yatak odasında<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>mı sevişeceksiniz?
<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Banyodaki musluk damlatıyor mu hala? O
uğursuz sesi hangi anda<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bölecek romantik
aşk gecenizi ? <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;">Fonda her gece aynı şarkı
çalıyor. Sesini sonuna kadar açıyorum nakaratı dinlerken.<o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;">Acımasız olma<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>şimdi bu kadar <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;">Dün gibi, dün gibi çekip gitme<o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;">Bırak da sarılayım ayaklarına<o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;">Kum gibi, kum gibi ezip geçme <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ağlıyorum sessizce. Daha kaç damla <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gözyaşım var senin için akamayan yüreğimde? “Zamanla
geçer , azalır sızısı” demiştin bırakıp giderken. “Sen güçlüsün, bunu da
üstesinden gelirsin” oldu son sözlerin. Güçlü<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>olmak istemiyordum ki. Yeter ki kollarında olsaydım, sarıp <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sarmalasaydın beni. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Zayıf , çaresiz biri olmaya razıydım. Bilinmezlikler
içinde yoluma devam edemiyorum. Bildiğim tek şey doymadım doyamadım<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sevmelere seni ben. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Gücüm geçmesine yardım edemedi. Dinmedi
sızım, dinmiyor da.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yeniden severim
sandım, sevemedim. Başka gözlere değemedi gözlerim. Başka elleri tutamadım,
dikenleri battı ellerime. Kimsenin kokusunu çekemedim içime. Dolmadı, dolamadı
boşluğun. Kimseyi koyamadım yerine yeniden. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;">
</span>Bahçedeki badem ağacı çiçek açtı. Ayrık otlarının temizlenme vakti
geldi. Saksıdaki çiçekleri toprakla buluşturmak lazım. Ruhum hiç birine müsait
değil. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kaç <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bahardır <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>geri dönmeni bekliyorum. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bana gelmeyen<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>baharı ben neyleyim. Saymadım sayamadım sensiz geçen yılları. Ne
inkar ne itiraf bu yalnızca sitem. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><u><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></u><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bu sefer yırtıp atmak gelmiyor içimden
yazdıklarımı. Bir zarfa koyar atarım çekmecenin en dip köşesine , görüş gününü
beklesin zindanında. Senin dönmeni her şeyden çok istiyor olsam da zannetme
bir gün geri dönmek değil niyetim benim. Ben senin yokluğunla var oluyorum.
Seni değil de sensizliği seviyorum. Sen bana dönsen de artık fark etmez. </span><span style="font-size: large;">Hasrete
teslim oldum asla gelmeyeceğim.</span> <o:p></o:p></span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-49684482353624531042015-03-02T02:06:00.000-08:002015-03-02T02:13:11.627-08:00SUPERMAN<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="font-size: large;">Oldum olası kabıma sığmam ben. Bardaktan
hep taşar çay tabağının dibinde buz keserim. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Manhattan bozma gökdelenlerin olduğu bir
semtteki en yüksek binanın<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>38. Katında
çalışan medeniyet kölesiyim. Ayağımda makosenlerim, boynumda iki ucu ceketimin
kenarından sarkan yularım , her sabah döner kapıdan iki tur atarak içeri<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>girerim. Belki<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>girmekten vaz geçerim diye iki tur. Asansör
beklerken çaktırmadan beni kesen mini etekli plaza hatunlarına, güneş
gözlüklerimin ardından<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>göz kırparım. Asansör
ışıkları katlar arasında yanıp sönerken aynada yularımı bağlar, saçlarıma çeki
düzen verir, yaka kartımı takarım. Asansör kapısı açılıp da 58 kişinin
çalıştığı açık ofise adım attığım an , artık muhasebe sorumlusu Clark Kent’im
dir ben. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;">
</span>Dün gece nerede uyuduğumun, sabah nerde uyandığımın bir anlamı yoktur.
Arabamın bagajında her daim hazır bir takım elbise ile istediğim her an
dönüşüme hazırımdır. Yerime oturmadan önce kahve makinasına uğrar en sertinden
espressomu alır, 3 ağrı kesici ile birlikte kafama dikerim. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Boktan hayatımın 9:00 – 17:00 mesaisi
resmen başlamış olur. Bize<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ne senin
boktan hayatından dediğinizi duyar gibiyim. Hepiniz bu saatler arasında aynı
şeyleri zaten yaşıyorsunuz. Fotokopi makinasından çıkmış sarışın hatunlar, yakışıklıyım
havalıyım en janti takım elbiseyi ben taşırım üstümde diye önüne gelene göz
kırpan erkekler, her fırsatta altında çalışan elemanını elle, gözle,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sözle taciz eden hiçbir şekilde cinsel tatmini
mümkün olmayan<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>müdürler. Bildiğiniz bu
sahte dünyadan bambaşka şeyler var oysa gecenin öteki tarafında. Onları
anlatacağım<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>size aramızda kalmak
şartıyla. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Çok çok uzun bir zaman önce vazgeçtim ben.
Önce kendimden, sonra hayattan, ölümden, aşktan, sevgiden, sadakattan,
çiçekten, böcekten. İnsanı insan yapan her şeyden. Kimseye hesap vermeden nefes
alıp veriyorum. Biraz dumanlı , biraz alkol kokulu. Aksa ak, karaysa kara benim
için. Renkleri yok ettim. Siyah beyaz yaşıyorum. Gündüzleri Clark Kent, geceler
Süperman.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bir pelerinim eksik. Uçmak
için pelerine ihtiyacım yok. Bunun için o kadar çok çeşit ot var ki sokaklarda.
Gözlerimi <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>kapatıp derin bir nefes
çekiyorum. Bir de bakmışsın karşıki evin çatısında kollarımı açmış yıldızlara
haykırıyorum. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoListParagraph" style="margin: 0cm 0cm 8pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: large;"><span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font-style: normal; font-variant: normal; font-weight: normal; line-height: normal;">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Heyyyy bana bakın ağzınıza sıçtığımın bok kafalı
ışıldakları. Ben var ya ben sizin o parlaklığınıza on basan kripto gezegeninin
efendisiyim. Bana her koşulda itaat etmek zorundasınız. Sönün lan hepiniz
dediğim zaman karanlığa gömeceksiniz gökyüzünü. Anladınız mı lan orospu
çocukları, tekrar edin bakayım. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Haykırıyorum haykırmasına ama<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sönmüyor yıldızlar. Olsun gözlerimi kapatıp
da açtığım an sönmüş olma olasılıklarını düşünmek bile huzur veriyor bana.
Güçlü hissediyorum kendimi. Yenilmez dimdik ayakta meydan okumak hoşuma gidiyor
tüm dünyaya . O anlarda bulunduğum mekanın, akrep ve yelkovanın birbirini
kovalamacasının hiçbir önemi kalmıyor. Hayatımdaki her şeyden vazgeçerken
onlardan da vazgeçmiştim. Nefes alıp veriyorum ya biraz dumanlı, biraz alkol
kokulu yetiyor bana. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Aşktan da vazgeçtiğimi söylemiş miydim
size? Kalbinin geçici bir süre beynine hitap etmesinden başka bir şey değil aşk
dedikleri kimyasal karmaşa. Uyuşturucu ile de beyinde <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>aynı etkinin yaratılabildiğini<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>söylüyor bilim insanları.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>O halde ne gerek var aşktan yok olmaya.
Önemli olan bedenini doyurmaksa , siktir et ruhunu. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Canımın istediği kadını düzmek hiç de
zor olmuyor. Bunun için hazır bekleyen o kadar çok hatun var ki barlarda.
Sarışını, esmeri, iri<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>memelisi, balık
etlisi, değirmen taşı kalçalısı…. Canım o gün hangisinden tatmak istiyorsa<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>yanağından bir makas almam yetiyor bana.
Sonrası barın kusmuk kokulu tuvaletinde ayaküstü bir gidiyorum bir geliyorum,
bitiriyorum işimi. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Gecenin karanlığında gördüğüm yüzlerin
hepsi birbirine benziyor. Kimi uzun saçlı, kimi kısa. Kimi mini etekli, kimi
yırtık kotlu. Kimi kirli sakallı kimi sinek kaydı. Şekli farklı ama bakışları
aynı. İnsanın ruhuna işleyen o ben kimim, bu kahkaha , bu gözyaşı, bu suret
benim mi diye soran bakışları aynı.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kimi
içki bardağının dibindeki buzu karıştırarak arıyor sorduğu sorunun cevabını,
kimi de hiç düşünmeden beş dakika önce tanıştığı adama ayaküstü kendini becerterek. </span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;">
</span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Seviyorum ben bu pis <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>dünyada dolaşmayı. En azından ne bok olduğunun
<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>farkında. Gecenin karanlığı örtmüyor
pisliğini. Buram buram iğrençlik kokuyor. Sahte tek bir insan, tek bir<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sözcük, tek bir<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ilişki yok. Geçmiş<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ve geleceğin hükmü yok<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bu boktan dünyada. Anı yaşa ve siktiri
çek.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: large;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: large;"><span style="mso-spacerun: yes;">
</span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bıçak sırtında yürüyorum bu bok
çukurunda . Gündüzleri Clark Kent, geceleri süperman olarak.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yanlış bir adımda dengemi kaybedip ortadan
ikiye ayrılsam bir damla kanım akmaz. Aramızda kan bağı yok . Yolda görseler
asla birbirlerine selam vermeyecek iki insanı bir bedende taşıyorum yıllardır. Her
şeyden vazgeçtiğimiz söylemiştim size değil mi daha önce . İşte her şeyden
vazgeçtiğim o gün fark ettim ben aslında sadece ben olmadığımı. Hangisi var
hangisi yok, hangisi iyi hangisi kötü, hangisi hayal hangisi gerçek çoğu zaman
ben bile karıştırıyorum. Birini diğerine tercih edemem. Bir sabah bir sokak
köşesinde uyanıp da işe geç kaldığımı anlarsam <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bilin ki Süperman<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>siktiri çekmiştir Clark’a. <o:p></o:p></span></span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-30792952673302876372015-02-22T23:28:00.001-08:002015-02-22T23:29:11.817-08:00GÜNAHIM<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgDMaspeCqK5QRvsU-YSki1Qcp8_Wo7mJHGjYnbodNNS__k8bno1359L6T9Ks23AIdy2CoyYFNycKyiNyT9CSnbd2k0O180eX4sh4cskj-XkhBvkBMosEr2U1rOWFRxk735-fEJFfpzrdc/s1600/IMG_3823.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgDMaspeCqK5QRvsU-YSki1Qcp8_Wo7mJHGjYnbodNNS__k8bno1359L6T9Ks23AIdy2CoyYFNycKyiNyT9CSnbd2k0O180eX4sh4cskj-XkhBvkBMosEr2U1rOWFRxk735-fEJFfpzrdc/s1600/IMG_3823.JPG" height="320" width="240" /></a></div>
<span style="font-size: large;">Bu akşam televizyonda izledim. Saatleri gece yarısından sonra 1 saat geri alacaklarmış. Yarın 1 saat daha fazla uyuyabilecekmişiz. Hayatımızın 1 saatini yok sayacaklarmış. Öyle dedi vallahi televizyondaki derin dekolteli, kırmızı rujlu kadın. Aman sakın ha evdeki tüm saatleri duvardakini, kolundakini, başucundakini, telefonundakini geri almayı unutmamalıymışız. Ha pardon
o akıllı telefon kendi kendine başarabilir geri alınmayı. Gideceğimiz yere 1 saat erken gidip, orada öylece 1 saat boşu
boşuna beklermişiz. Bekleyelim canım ne olacak. Neleri beklemedik ki bu
hayatta, bir saat da öylesine boşu boşuna bekleyelim. Belki dinleniriz. Beklerim ben. Hep bekledim. Çayın demlenmesini
bekledim. Düdüklünün içindeki basınçlı havanın boşalmasını bekledim. Patlıcanı
tavaya atmadan önce yağın kızmasını bekledim.</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">
Alt tarafı 1 saat . Neyi
değiştirebilir ki insanın hayatında? 60 dakika, 3600 saniye. Yelkovanın akrebin
peşinden koştuğu küçük bir macera.
Yetmez benim için. Sıkıyorsa 19 ay 10 gün geri alsınlar benim hayatımı.
Yok saysınlar. Oturur, beklerim ben. Kaybolup gitti dakikalarım, saniyelerim diye üzülmem hiç. 19
ay 10 gün geri alsınlar. O gece o zile hiç basmamış olayım. Kanepenin
üzerinde uzanırken eteğim sıyrılmamış, sütyen askım omzumdan düşmemiş olsun.
Örümcek elleri dolanmamış olsun bacak aramda. Yeşil gözlerinin içine hiç
bakmamış olayım. Onu arzulamamış olayım deli gibi. O zehirli son kadehi içmemiş olayım dudaklarından. Kaybolmamış
olayım derinliklerinde. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> 1 saat , 60 dakika, 3600 saniye. Ne kadar
sürmüştü sevişmemiz? 0,166 saat , 10 dakika , 600 saniye. İnsan hayatını
yerinden oynatamayacak kadar kısa bir
süre. Kime göre? Neye göre ? Benim içinse hayatımın sağ köşesini sol köşesine,
altını üstüne, yazını kışına, alını moruna, gündüzünü geceye çevirecek kadar
uzun çoookkkk uzun bir süre… <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Baharı gelmesini hayal ederken, hiç
bitmeyen bir kışın ortasında çırılçıplak kaldım. Karlar üstünde, göz gözü
görmeyen bir tipi içinde cayır cayır yanan bir alev topuydum. Ben yandıkça alevlerim
göğü aydınlatıyor, etrafımdaki karlar ise erimek
şöyle dursun, daha da çoğalıyordu. Kaskatı bir buza dönüştü. Artık buzlar
arasında sıkışmış, kıpırdayamayan bir alev topuydum. Hiçbir güç beni
söndüremezdi. Sonsuza kadar yanmaya devam edecektim. İçime cehennemin tohumları
ekilmişti bir kere. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">
Gregor Samsa bir sabah huzursuz
düşlerinden uyandığında kendini
yatağında dev bir böceğe dönüşmüş buldu. “ bana ne olmuş böyle diye düşündü.” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">
Bense 9 ay 10 gün sonra bir
sabah uyandığımda, alevler sönmüş, gri dumanlar arasında, kucağımda bir
paçavraya sarılı ağlayan bir kor ile baş başaydım. Bana ne olmuş böyle diye
düşündüm. Gregor farkında olmadan çok
bacaklı, kabuklu dev bir böceğe dönüşürken, bense farkında olmadan aynı
boyutta, aynı bacaklı, bir anneye dönüşmüştüm. Böcek-anne-anne-böcek. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">
Anne . İki nokta üst üste.
Çocuğu olan kadın. Kucağımda sağ göğsüme yapışık, kirli bir paçavraya sarılı,
dumanı üstünde tüten bir kor. Bu çocuk. Bu gözleri yumuk, bu pembe, bu günah,
bu masum, bu suç, bu ceza, bu çocuk. Bu benim mi ? Kim dedi? Kimse bana
sormadı. Ben istemedim bir anneye dönüşmeyi. Sadece o akşam o zile bastım , o
kanepede eteğim sıyrıldı, sütyen askım düştü, seviştim. O kadar. Fazlası yok.
Alın bunu alın götürün benden. Bakamam ben buna. Yetmez sütüm benim. Aç kalır.
Sevemem ben bunu. Ben ki, ben daha
büyümedim. Ellerim cehennemde yandı kül
oldu , tutamam ben onu. Düşer kolu kanadı kırılır, uçamaz bir daha. Yalvarırım
alın bunu benden. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Çok ağladım, çok
yalvardım. Anlamadılar. “O senin günahın bedelini ödeyeceksin” dediler. Adını “günah”
koydular. Saatler 1 saat geriye alınmadan patlıcanları kızartmalıyım. Musakka
yapacağım günahıma. Yetmiyor sütüm,
demiştim ben. Yetmez doyuramam ben onu diye. Süt doyurmaz ise musakka doyurur.
Patlıcanları tavaya atmadan önce yağın kızmasını beklerim. Fazla kızdı bu
sefer. Alev topuna döndü tava. Günahım
tezgahın üstünde musakka bekliyor. Bense gri dumanlar arasında bedelin
son taksidini ödüyorum. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Saatler gece yarısından sonra 1 saat geri alınacak. Hayatımızın
bu son saatini yok sayacaklar. </span><o:p></o:p></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-42627757968277663702015-02-09T22:57:00.000-08:002015-02-09T22:57:01.711-08:00SALLA GİTSİN<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-size: large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEcaZeU-RbUEOBWjUDYQSLRu1UVhH21gpK-4KJxlCN1nT8FZk6R27GgApkNcNzmnm1JSacCCNFhteT1ApjC4E5JEh8227tF3HCv0u8rvhKd8QPqs574t1Wt_RTTssnudP6GKh7UDsNDos/s1600/IMG_2532.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEcaZeU-RbUEOBWjUDYQSLRu1UVhH21gpK-4KJxlCN1nT8FZk6R27GgApkNcNzmnm1JSacCCNFhteT1ApjC4E5JEh8227tF3HCv0u8rvhKd8QPqs574t1Wt_RTTssnudP6GKh7UDsNDos/s1600/IMG_2532.JPG" height="240" width="320" /></a></span></div>
<span style="font-size: large;"> Demir kapıyı güçlükle iterek
içeri girdi. Kapının üzerindeki zil iki kere çınnnn etti. Barın arkasındaki uzun
saçlı çocuk kafasını kaldırdı. Saçlarından sular süzülen kadın ile göz göze
geldi. Zil görevini yerine getirmişti. <o:p></o:p></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Müşterilerin rahatça girip çıkabileceği
çarpma bir kapı yerine, bu kadar zor ve gıcırdayarak açılan bir kapı olması,
acaba müşteri mi seçiyorlar diye düşündürdü kadını. Güçlü olanlar girebilir ama
zayıflar aklından bile geçirmesin. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Hazırlıksız yakalanmıştı. Pansiyondan çıkıp
biraz hava almaktı niyeti. Birden bire kapladı kara bulutlar gökyüzünü. Bir çatırtı, bir gümbürtü. Sanırsın ki gök delindi. Gün geceye döndü.
Denizin rengi koyulaştı. Dalgalar köpüre köpüre dövdü kumları. Rüzgar uğultuyla
esmeye başladı. Yağmur damlaları ok gibi çarpıyordu yüzüne. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Sığınacak bir yer ararken gözüne çarptı , sakin deniz
suyuna boyalı bu cafe. Tahta masaları gökyüzü, sandalyeleri bulut renginde.
Kapının tam karşısında barın üzerinde, değişik ebatlarda bombeler le sarkan balıkçı ağları. Ağa takılı
kurutulmuş deniz yıldızları ve renkli balıklar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">"Bir anlık dikkatsizlik
sonucunda düşersin o tuzağa. Sadece aç karnını doyurmak isterken bir de
bakmışsın kurutulmuş bir deniz yıldızı olmuşsun bir barın tepesine asılı
dekoratif bir ağda. Kimse seni hayatta kalman için denize geri fırlatmamış.
Tıpkı diğerleri gibi senin içinde fark
eden bir şey olmamış. Yağmurda ıslanmış olman da döndüremez artık seni hayata.
Bir kere su çekilmiş damarlarından, kurumuşsun.’’ <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Avdan yeni dönmüş balıkçı teknesi kokusu vardı o ağlarda. Barın
sağındaki duvarda asılı iki renkli can simitleri. Onlar da sanki az önce bir
filikadan sökülmüş de gelip duvarda yerini almış .<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">" Kapıdan içeri girenlere
fırlatacak barmen, kurtaracak hayatlarını. Güvenli bir limana varana kadar su
yüzünde tutacak kazazedeleri. Yüzme bilseler de ihtiyacı olur denize düşen
insanın mutlaka bir can simidine, yılana sarılmadan önce. Açık deniz ürkütür
insanı, bilinmez bir karanlık, soğuk, sonsuzluk . Bir daha karaya
varamayacak olmanın korkusu ile sıkı sıkıya sarılırsın o can simidine. "<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Sol taraftaki duvarda ise, üç farklı boyda
çapa arasında yelkenleri şişmiş tekne resimleri asılıydı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">"Kalmak istiyorsan suyun
üstünde sürüklenmeden , önce yelkenlerini indirip sonra atmalısın çapayı
suya. O zincirler suyun içinde olduğu
müddetçe güvendesin. Fırtına çıkmadığı sürece de olduğun
yerde sonsuza dek kalırsın. ‘’ <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Biraz daha kapı önünde durursa küçük bir
göl oluşturacaktı. Sol taraftaki pencerenin önündeki masaya doğru ilerledi. Bastığı her tahta ayrı tonda
gıcırdıyordu. Yosun kokusu genzini yaktı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Barın arkasındaki çocuk bardakları
kuruluyordu. Tezgahın üzerine koyduğu her bardak çınnnn diye tiz bir
ses çıkarıyordu. Öyle ki araya giren gök gürültüsü bile daha dinlenilesiydi. Kahve makinasının
uğultusu hepsinin kat be kat üstündeydi. Sanırsın ki yangın söndürme tüpü ile yapıyordu kahvenin köpüğünü. Sıcak süt kokusu, yosun
kokusunu bastırdı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Bardaki çocuk elinde kağıt kalem geldi
kadının yanına. Öncesinde karşı masada oturan elma yanaklı , top sakallı yaşlı
adama capucinosunu verdi. Adam küçük gözlerini kısarak “teşekkür ederim”
manasında gülümsedi. Kadın yüzünü ve ellerini
peçete ile kuruladıktan sonra "Bana
koca bir fincan çay lütfen" dedi yanı başında dikilen adama . </span><br />
<span style="font-size: large;">"Şimdi demledim,
sallama versem olur mu."<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> " Salla gitsin." dedi umarsızca. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"> Derin bir iç
çekti, gözleri camdan süzülen damlalara daldı. Aklı gözlerinden akamayan
damlalardaydı. Titriyordu. Bir korkudan titrer insan, bir de içi üşüyünce. Önceki
gece kapıyı çarpıp çıktı da, ya sonrası? Koca bir boşluk. O an istediği tek şey arkasına bakmadan
gitmekti. Evini , sevgilisini, kedisini, sokağın köşesindeki simitçiyi, parktaki
güvercinleri, sarıyeri, kanlıcayı, sevgilisini, vapurları, şehrin tüm yedi
tepesini, sevgilisini, patronunu bir daha kesinlikle görmek istemiyordu. Bir
taksi, tek yön otobüs bileti, yağmur, gök gürültüsü . Sonuç : sıcak süt ve yosun kokusu karışımı bu denizmiş taklidi
yapan cafede, hem korkudan hem de
üşümekten titriyordu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Müziğin sesi birden bire yükseldi. Yanık
sesli adam kendinden emin saydırıyordu. Belli ki o da vazgeçmişti kendinden. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Ezdirmem sana kendimi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Gövdemi yakar giderim. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Beddua etmem , üzülme . <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Kafama sıkar giderim. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Bardaki çocuk elindeki çay fincanını
düşürdü. Peteğin üzerinde keyifle mırıldayan uzun siyah tüylü kedi kulaklarını
dikti. Capucinosundan son yudumunu alan yaşlı adam, gözlüklerinin üzerinden
kırık cam parçalarına baktı. Sallama çaya razı olan ıslak kadın hala titriyordu. </span><o:p></o:p></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-16847657558125495352015-01-22T23:10:00.000-08:002015-01-22T23:10:22.990-08:00FIRTINA<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-size: large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjteBI93p_DvNW2fE4s0Ub_JKi6UejTGW1zQffeOn4lLORcBZaFYN6t11JqC8O-vWI78GW2nMQ3a-mi3hQT7nD-XpQzEzGQGkpm1jl8vSR14z-AFal6DEyYjPlFXXAYZF54RmfZIqPMQSU/s1600/IMG_3973.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjteBI93p_DvNW2fE4s0Ub_JKi6UejTGW1zQffeOn4lLORcBZaFYN6t11JqC8O-vWI78GW2nMQ3a-mi3hQT7nD-XpQzEzGQGkpm1jl8vSR14z-AFal6DEyYjPlFXXAYZF54RmfZIqPMQSU/s1600/IMG_3973.JPG" height="320" width="240" /></a></span></div>
<span style="font-size: large;"> Adam tül perdeyi aralamış bakarken gülümsüyordu. Dışarıda
yer gök ile birleşmiş, ağaçlar savruluyor, tekneler azgın dalgalar ile
boğuşuyordu. Yani ortada pek de öyle insanı gülümseten bir durum yoktu. Ama adamın gözleri parlıyor, resmen
dışarıdaki fırtınadan keyif alıyordu. <o:p></o:p></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Kadın odanın diğer
köşesinde, önünde duran tuvale ağlayan bir kadın portresi çiziyordu. Resme
öylesine dalmıştı ki dışarıda gök delinmiş umrunda bile değildi. Hiçbir güç onu
şu an duyduğu keyiften alıkoyamazdı. Adamın bir bardak çay istemesini bile
duymamazlıktan geldi. Kapının sesi
ikisini birden ayrı ayrı daldıkları rüyadan uyandırdı. Gelen ev sahibiydi.
Birikmiş üç aylık kirayı nasıl ödeyeceklerini soruyordu. Malum o da aldığı kira ile geçiniyordu. Ve
artık dayanacak gücü kalmamıştı. Eğer üç gün içinde ödemezler ise evi boşaltmalarını istedi. Adam odaya
geldiğinde kadın ile göz göze geldi.
Dışarıda çakan şimşek odayı aydınlattı. Ardından bir çatırtı, bir gümbürtü
kadın ağzını açtı. Rüzgar odadaki her şeyi
havalandırdı. Kadının saçları uçuyordu. Adamın hırkası. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Biliyorsun değil mi hepsi senin suçun<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Ne demek benim suçum<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Bütün gün pencerenin önünde oturup dışarıyı seyretmek karın
doyurmuyor diyorum. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Boş oturmuyorum, gözlem yapıyorum ben. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Ne gözlemi allah
aşkına, o pencereden gördüklerin deniz, tekne, ve martılardan başka bir şey
değil ki . Hah bir de bugün ilaveten rüzgar, şimşek ve yağmur görüyorsun. Başka
ne görmeyi umuyorsun ki? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Tekrar yazmamı sağlayacak küçük bir şey. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Şu adamların istediklerini yazsan olmuyor mu ? Bak iyi de
para veriyorlar. Benim sergiye daha çok var ve onu bekleyecek kadar gücümüz
yok. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Sen bari bunu söyleme. İnanmadığım bir şeyi nasıl yazayım? Sırf kiramı
ödeyeceğim diye kelimelere ihanet edemem ben. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Senin o ihanet edemediğin kelimelerin var ya , inan senin
onları düşündüğün kadar onlar seni düşünmüyorlar. Düşünselerdi senin o lanet
olası kafanın içinden çıkıp kağıdın
üstüne dökülürler ve şu an seninle bu
konuşmayı yapmak zorunda bırakmazlardı beni. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Kadın elindeki
fırçaları yere fırlatıp odadan çıktı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Adam suratına çarpan bu tokat ile bir süre kıpırdamadan kaldı. Az önce pencereden fırtınayı seyrederken parlayan gözleri şimdi
buğulanmıştı. Boğazının tam ortasına oturan yumru nefes almasını
güçleştiriyordu. Dışarıda çakan şimşek bir kez daha odayı aydınlattı. Ardından
bir çatırtı, bir gümbürtü. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Adam yazı masasının olduğu köşeye yürüdü. Bilgisayarı açtı,
klavyeye dokundu. <o:p></o:p></span></div>
<div align="center" class="MsoNormal" style="text-align: center;">
<span style="font-size: large;">BÖLÜM 1 <o:p></o:p></span></div>
<div align="center" class="MsoNormal" style="text-align: center;">
<span style="font-size: large;">SAHNE 1 <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Sarışın kadın adama doğru yaklaşır, botokslu gözlerini
kırparak, dolgun dudaklarını büzerek sorar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Seviyor musun?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Seviyorum <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Bir daha söyle <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Seviyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Bir daha <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Seviyorum. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Ben de seni sevgilim. </span><o:p></o:p></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-42908824114455159502015-01-19T23:05:00.001-08:002015-01-19T23:05:54.876-08:00İĞNE İPLİK<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-size: large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5fl8s5D2S0NyVlDOrU8Ch0ruKOwjsca0S-a7VkUzKmTD2gvNGBPYKbbGwg8oCUKKTLTb9np2db6aLYunOumdsSFpfrRPiltGcQWv1H-DOEKbcucBRhKTpe9M2WvJJdX2ead-GWd3NIYU/s1600/FullSizeRender.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5fl8s5D2S0NyVlDOrU8Ch0ruKOwjsca0S-a7VkUzKmTD2gvNGBPYKbbGwg8oCUKKTLTb9np2db6aLYunOumdsSFpfrRPiltGcQWv1H-DOEKbcucBRhKTpe9M2WvJJdX2ead-GWd3NIYU/s1600/FullSizeRender.jpg" height="320" width="240" /></a></span></div>
<span style="font-size: large;">Sabah kahvesini
yudumlarken deniz mavisi gözleri konsolun üzerindekilere daldı. İrili ufaklı
tam onbeş gümüş çerçeve anılarını hapsetmiş, görüş gününü bekliyordu. Çerçevelerin
bazılarının yüzü konsolun arkasındaki aynaya dönüktü. Cezalıydılar. Sadece
aynadaki yansımadan odanın belli açılarından
görülebilirlerdi. Resimdeki çırpı bacaklı beyaz tenli kızdan bugüne
gelen ise, pencere önündeki berjerde elinde çini desenli fincanı ile oturan
derin kırışıklarla dolu yüzlü , odun bacaklı kadındı. Zarif elleri piyano
çalmayı hayal ederken iğne iplik ile buluştu. Ceviz oymalı çeyiz sandığının yanında duran
dikiş makinası babasının 18. yaş günü hediyesiydi. İğne ipliği kumaş ile ritmik
bir şekilde buluşturan bu hediyenin
hayatının dönüm noktası olduğunu o günlerde farkında değildi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Derin bir iç çekerek pencereden dışarıya baktı.
Çocuklar karşı kaldırımda bakkal dükkanının önünde misket oynuyordu. Bakkalın
çırağı 5. Kattaki bigudili sarışının pencereden sarkıttığı sepete 2 ekmek,
yumurta , ve domates koydu. Bisikleti ile geçen postacı sokak ortasında top
koşturan çocukları ezmemek için zilini çaldı. Köşedeki apartmanın kapısında iki
kadın göz ucu ile bigudili sarışını süzerek sabah dedikodusu yapıyorlardı. İki
ekmek aldığına göre gece kesin fazla mesaisi vardı. Menemen seven hangisiydi
acaba? Ağızları torba değil ki büzesin şu kadınların. İşleri güçleri
olsaydı uğraşmazlardı böyle milletin
özeli ile. Vaktiyle az mı aşındırdılar evinin kapısını. Her geldiklerinde
gözleri aynalı konsolun üzerinde ters duran çerçevelerdeydi. Dudaklarını
kemiriyorlardı o soruyu sormadan az önce . Her seferinde aynı cevabı
alacaklarını bile bile. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Çalan telefonun
sesi ile birlikte hıçkırmaya başladı. Çok uzun senelerdir telefonun fişi çekik yaşıyordu. Kendi arayacağı zaman fişi takar, işi bitince kapatırdı.
Çalarsa da açmazdı. En son 38 sene evvel o kara günde açmıştı telefonu.
Sehpanın üzerinde duran kristal bardaktan bir yudum su aldı. Sesin kesilmesi
ile birlikte hıçkırık da kesildi. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Konsolun
üzerindeki çantasını aldı, kapıya yöneldi. Arayan her kimse yeniden
arayabilirdi. Ondan önce davranıp dükkana gitmek üzere yola çıktı.
Ayakkabılarını giyerken karşı daireden gelen elektrik süpürgesi sesine kulak
kabarttı. Yeni gelin epey hamarattı demek. Sabahın bu saatinde süpürge
çalıştırdığına göre. Bir ay olmuştu taşınalı. Düğün gecesi kocasının kucağında
girdi yeni evine. Gelinliği kabarık tarlatanlı olduğundan kapıdan içeri
sokmakta zorlandı damat. Kıkır kıkır gülmelerine uyanmış, dürbünden görmüştü
olanlar. Her sabah evden çıkarken, akşam iş dönüşü kapılarını çalıp bir hayırlı
olsun demeyi aklından geçirir, ama akşam olup döndüğünde düşüncesinden
vazgeçerdi. Hem kapılarını çalıp hayırlı olsun dediğinde ne değişecekti ki.
Olan olmuştu. Hayırlı ve şerli ne fark ederdi. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Döner merdivenleri
ağır ağır inmeye başladı. Alt kattaki öğrencilerin kapısının önü cami
kapısı gibiydi. Kaç çift ayakkabı olduğunu saymadı.
Aralarından atlayarak apartman kapısına varabildi. Posta kutusunu kontrol etti.
Gereksiz faturalardan başka bir şey yoktu. Demir kapıyı güçlükle açıp dışarı
çıktı. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Her gün onlarca umutlu insan görüyordu
dükkanda. En mutlu günlerinde en güzel genç kız olabilmek için tercih ediyorlardı
onu. Danteller onun elinde zarif bir papatya tarlasına dönüşüyordu. Satenler ve
tüller ise kelebeklere. İşinin en iyisiydi. Kendi yalnızlığını hiçe sayarak insanların
yalnız kalmamak üzere çıktıkları bu yolculuğa eşlik ediyordu. Aklına geliyordu.
Kendisinin bu yolda tökezleyip düştüğü gün, avuçlarının içi kanıyordu. Kimseye
kırgın değildi. Sadece suskundu. Susmasaydı bir daha asla eline iğne iplik
alamazdı. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">
Yol boyunca gün içinde yapması gerekenleri planladı. Üç kişi ön görüşme,
iki kişi son prova, eksik incik boncuk listesi çıkararılacak, yeni dantel
kartelalarına göz atılacak. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Kapıdan içeri adım
atar atmaz, çırakların hepsi bir ağızdan seslendiler. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Günaydın Matmazel <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">O ise gözlerini kapartıp başını
hafifçe eğerek sessizce selam verdi. Son zamanlarda işleri ağırdan alır
olmuştu. Ekibi gayet güzel yürütüyordu. O ise kendini oyalamak için geliyordu
çoğu zaman dükkana. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"> Kapı açıldı yan dükkan komşusu Geveze Salim girdi içeri. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Bugün geciktiniz matmazel. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Yaaa öyle oldu uyuyakalmışım maalesef.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Gözlerim yollarda kaldı vallahi.
Matmazel gelse de şöyle karşılıklı bir sabah kahvesi içsek iki lafın belini
kırsak diyordum. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Ben kahvemi içtim sağolun, malum
fazlası çarpıntı yapıyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Adamın gitmeye hiç niyeti yoktu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Duydun mı matmazel Sivas’da bir
otel dolusu insanı diri diri yakmışlar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Evet duyduğumdan beri derin bir
üzüntü içindeyim kendime gelemedim. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Dinimize saygısızlık etmişler
diyorlar. Dinibütünler de cezalarını vermiş işte ne var bunda üzülecek?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">-Pardon, anlamadım? Kim kime ceza
vermiş? Hem de ne hakla? Bunun dininiz ile mazur gösterilmesi kesinlikle kabul
edilemez. Ben tüm ailemi, sevdiklerimi tam 38 sene evvel bir eylül gününde din
maskesi altında yürütülen bir linç girişimi ile kaybettim. Hiç birinin suçu
günahı yoktu. Böyle bir yok oluşu hak etmediler. Tıpkı dün o otel odasında
sıkışıp diri diri yanan canlar gibi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"> Elini hiddetle masaya vurdu, çantasını
aldı . Dükkandakilerin korku dolu bakışları ile kapıdan çıkıp evin yolunu
tuttu. Mahallede çocuklar misket oynamaya devam ediyordu. 5. Kattaki sarışın
bigudilerini açmış karşı balkondaki kadınla sohbet ediyordu. Kapı önün deki
kadınlar oturmuş yine birini çekiştiriyorlardı. Başka işleri güçleri yoktu
çünkü. Kocalarını işe gönderip soluğu kapı önünde alıyorlardı. Ne zevk
alıyorlarsa başkalarının özel hayatından. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"> Eve girer girmez çantasını konsolun üzerine
bırakıp pencere önündeki berjere gitti. Derin bir nefes aldı. Kulaklarından
alev çıkıyordu. Kalbi ise dört nala koşan bir atlı gibiydi. Gözlerini kapadı ve
kendini ayaklarından tavana asılıymış gibi hayal etti. Kanın tüm beyin
hücrelerine hücum edişini hissedebiliyordu. Kıvırcık saçları bir yay gibi
zıplıyordu. Gözlerini açtığında kalbi eski ritmine dönmüştü. Sehpanın üzerinde
duran kitabını aldı, sayfalarını karıştırmaya başladı. Bu kitabı alırken ismine
vurulmuştu. ‘ Gülünün Solduğu Akşam’ Herkesin bir gülü vardı elbet ve onun
solduğu bir akşam. Kitabın içinde altı çizili bir cümleyi defalarca okudu. ‘
allah sevdiği kulunu Şarkışla’ya düşürmesin.’ <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">
Eli televizyon kumandasına gitti bu sefer. Kanallar arasında dolaşmaya
başladı. Sarışın kızla yakışıklı oğlanın bir kokteyl masası önünde sundukları sabah programında durdu.
Yüzlerine yapıştırılmış gülümseme ile neşe saçıyorlardı memlekete. Sanki hiçbir
şey olmamış gibi. Sanki dün otuzbeş ocağa ateş düşmemiş gibi. Sarışın ve
yakışıklı olmaları yeterdi zaten o beyaz camın içine girmeye. Sabah şekerleri
onlar, ikisini de sıcak çayın içine atıp
son sürat karıştırarak eritmek istedi. Konuşurlarken birden bire dans etmeye
başladı kesme şekerler.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<span style="font-size: large;"> koca ağızlı, yanık sesli sevimli çocuğun şarkısı
eşliğinde <o:p></o:p></span><br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">‘ Dökülür yediverenler /Teninden
rengarenk /Açardı mevsimli, mevsimsiz bir tanem /Değişir kokun , ısınır kanın
beni, yakarsın. /Vazgeçilir gibi değil, bu med ceziirrlerrr……’ <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">
Televizyonu kapattı. Sabahları erken kalkmaktan nefret ederdi. Ama kör
şeytan uyutmazdı onu. Kafasının içinde bir sağa bir sola döner durur iğnelerini
batırırdı. Her gün aynı saatte evden çık, aynı yolu yürü, aynı insanlara
gülümse , aynı cümleleri kur. Kafesinin içinde dönüp duran ve bir yere
varamayan o fare kılıklı şeyden bir farkı yoktu. Tüm bunları bir tiksinti ile
yaptığını fark etti. Telefonun fişini taktı ve dükkanı aradı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpFirst" style="margin-left: 20.25pt;">
<span style="font-size: large;">-Nermin yavrum , dükkanı sen kapa bugün, yarın da sen
aç. Çekmecedeki defterde randevular yazılı ara onları ‘sizinle bundan sonra ben
ilgileneceğim, matmazel bir süre buralarda olmayacak’ de. Her şey sana emanet. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin-left: 20.25pt;">
<br /></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpLast" style="margin-left: 20.25pt;">
<span style="font-size: large;">Ahizeyi kapattı ve fişi tekrar çekti. </span><o:p></o:p></div>
</div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-28502090889736975552014-12-29T23:15:00.000-08:002014-12-29T23:15:31.512-08:00MERAK İŞTE <div align="center" class="MsoNormal" style="text-align: center;">
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif; font-size: large; text-align: justify;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; text-align: justify;"> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiap59Aemb6srggNVDe_RHdjlIuh8OseVusq4dQUXyvsMnfCxyjA1mU0J-q814fFny78QWFJQ1dz06jt8ecDd7kmg1s0Jo7X5QBQqARbfe_TqIJIGw75TA1qrURXuM37LzyHgh6OzVNEi8/s1600/kedi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiap59Aemb6srggNVDe_RHdjlIuh8OseVusq4dQUXyvsMnfCxyjA1mU0J-q814fFny78QWFJQ1dz06jt8ecDd7kmg1s0Jo7X5QBQqARbfe_TqIJIGw75TA1qrURXuM37LzyHgh6OzVNEi8/s1600/kedi.jpg" height="320" width="240" /></a></div>
<span style="font-size: large;"><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"> Taş duvarın üzerinde kuyruğunu dikmiş
ormanlar kralı</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;">aslan misali salına
salına </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;">yürüyordu. Biri ona uzaktan
akraba olduklarını söylemiş olmalıydı. Yoksa nereden gelecek bu özgüven ?
Sapsarı tüyleri ayışığında parlıyordu. Belli ki yeni taranmış. Ne işin var bu
saatte, bu pis kokulu sokakta? Merak işte. Evde canı sıkılmış, kendine macera
arıyordu.</span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif";"><span style="font-size: large;"> Birden durdu, kedi haline dönüp kulaklarını
dikti. Onu olduğu yere mıhlayan devrilen bir çöp tenekesinin sesiydi. Sesin
geldiği yere doğru hızlı bir hamle yaptı.
Çöp tenekesi etrafında üç köpeğin birbirlerine hırladıklarını gördü.
İçlerinden en irisi bir çift bal rengi göz tarafından izlendiklerini hissetti
ve hırlamayı kesip kafasını o yöne doğru çevirdi. Göz göze geldikleri o an kedi
parlak tüylerini kabarttı, sırtını kamburlaştırdı. Yine aslan moduna
dönmüştü. Köpekler kendilerine yapılan bu meydan okuma
karşısında birbirleri ile dalaşmayı kesip, ortak düşmanlarına doğru koşmaya
başladılar. Duvarın üzerinden yere atlayan kedi önde, ağızlarından salyalar
akan sokak köpekleri arkada mahalleyi
bir baştan bir başa koştular. Ta ki çıkmaz bir sokağa gelip de nefesleri
tükenene kadar. Kediyi köşeye
sıkıştırdılar. Şimdi sıra ilk vuruşu kimin yapacağına karar vermekteydi. Beyaz
üzerine siyah benekli cılız olan kısa çöpü çekti ve kedinin üzerine
atladı. Tiz bir viyaklama sesi ile
tırnaklarını çıkaran ‘aslan kedi’ siyah beneklinin yanağına ilk imzasını attı.
Artık siyah beyaz benekli ve kırmızı çizgiliydi. Diğer ikisi bu beklenmedik
saldırı karşısında öfke ile aynı anda harekete geçtiler. Geceyi inleten
–havlama ve miyavlama denilemeyecek – hırlamalar eşliğinde kediyi aralarında
top gibi yuvarlıyorlardı. Kesik kuyruklu olan dişlerini kedinin ensesine
geçirdi ve sağa sola sallamaya başladı. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif";"><span style="font-size: large;"> Önünde kavgaya tutuştukları apartmanın ışığı
yandı. Kapıdan cüssesi sağlam bir adam elinde
kalın bir sopa ile sokağa fırladı. Sopayı sokak lambasının direklerine vurarak
köpekleri oradan uzaklaştırdı. Kaldırımın kenarına fırlattıkları kedi güçlükle
nefes alıyordu. Tüm ensesi ve bal rengi
gözü kan içindeydi. Parlak tüyleri kan, toprak, ve salya ile birbirine
karışmıştı. Ne olurdu otursaydı evinde sobanın önünde . Ne yaparsın. Merak işte . </span><o:p></o:p></span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-59080275978065130342014-12-22T03:05:00.003-08:002014-12-22T03:05:38.647-08:00İÇİM GÜZEL BENİM<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgv_1my-zR9U8YnR0S1PiBmOGtJ2C8ox8UwgN4bndG0qnbrR_peANvMsCpuvKYVWUG9ymz39lWK5-HClVxrx5HEkcQPr0wo4yWRVwK3qguD_DmLw0E3uK5UQHZD7IOrXp1_gc6X3P-oKU/s1600/IMG_3527.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgv_1my-zR9U8YnR0S1PiBmOGtJ2C8ox8UwgN4bndG0qnbrR_peANvMsCpuvKYVWUG9ymz39lWK5-HClVxrx5HEkcQPr0wo4yWRVwK3qguD_DmLw0E3uK5UQHZD7IOrXp1_gc6X3P-oKU/s1600/IMG_3527.JPG" height="320" width="240" /></a></div>
<span style="font-size: large;">Gözüm tavandaki örümceğe takılı kaldı. Ağına düşürmüş küçük
bir sineği bacakları ile çevirerek top
haline getiriyor. Kendi ağına hapsetti. Acıktıkça parça parça yiyecek onu. Önce
çırpındı zavallı sinek kurtulacağını umarak, sonra pes etti. Kader diye geçirdi
mi acaba aklından? Kafamın içinde de aynısından var sanki. Önce bir ağ ördü. Tüm
beyin kıvrımlarımı eline geçirdi. O da tıpkı tavandaki gibi ayakları ile beynimi
toparlıyor. Küçük yapışkan bir top haline getirdi. Vıcık vıcık. Kuru değil
midir bu ağ? Peki bu yapışkan ıslaklık da ne o zaman. Bu sümüklü böcek de
nereden girdi nereden girdi kıvrımlarımın arasına ? Aynı anda iki davetsiz
misafir. Örümcekten rol çalmaya gelmiş.
Paylaşamıyorlar beni. Anladım, örümceğin işi bu. Dikkatimi dağıtmak için
soktu onu oyuna. Yemem ben. <o:p></o:p></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">
Demir parmaklıklı küçük pencereden gün ışığı sızıyor içeriye. Toz
zerrecikleri havalanıyor yerden. Rutubet kokusu ciğerlerime öyle bir işlemiş ki
çiçek kokusu gibi geliyor. Unuttum farkını. Saksıda ki çiçek ise yaşamak ve
ölmek arasında kararsız. Boynu bir
bükük, bir kalkık mor menekşe. Üç adımda bitiyor tüm oda. Git-gel-git-gel başım dönüyor. Vazgeçtim
yürümekten. Masanın üzerinde kalemlerim var. Bir kurşun, bir dolma, bir
tükenmez. Hepsi kırmızı. Severim kırmızıyı. Kan kırmızısı. Kitaplarım üst üste.
Kağıtlarım dağınık. Ne olursu bir ses duyabilseydim. Çocuk sesi, keman sesi,
düdüklü tencere sesi. Oysa duyduğum tek
ses şu lanet musluktan akan su damlası
sesi. Demir yatağın bir ayağı hala kısa. Altına sıkıştırdığım gazete kağıdı
ıslanmış olmalı. Yoksa durduk yere kısalacak hali yok. Su sızmış klozetten.
Kokudan belli. Çarşafım yine toplanmış yatağın köşesinde. Allah’ın cezası
yataktan küçük küçük olunca her sabah leş kokulu siyah şiltenin üstünde
uyanıyorum. Kendisi siyah değil aslında. Zamanla üzerinde biriken bilimum kan,
ter, sidik sıvıları onu dönüştürmüş. Farkında değil. O yüzden her sabah daha
bir kirli uyanıyorum yeni güne. Olsun ne fark eder. İçim temiz benim. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Yine korkmaya başladım. Titriyorum.
Dikenler batıyor etlerime. Delik deşik olacağım. Kevgir gibi. Süzülecek sular
içimden. Dikensiz gül olmaz. Kan ve Gül. Gül ve Diken. Radyoda çalan şarkı bu.
Aşkım ve sen. Dans ediyoruz babamla. Kırmızı ayakkabılarım duruyor mu acaba
hala? Ellerimi uzattım, tutan yok. Şefkat arıyorum. Dikenli teller takılıyor
boğazlı kazağıma. Tel dikenlidir. Dikensiz olmaz. Olsa da işe yaramaz. Tıpkı
gül ve diken gibi. Tel ve diken. Küçülmüştür kırmızı ayakkabılar. Olsun süs
yaparım ondan. Vitrin süsü. İlk iş bir vitrin almak lazım. Dur vurma bak etlerim kızardı. Kanıyorum.
Tüylerim diken diken. Gül ve diken. Tel ve diken. Diken dikene. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Pencerenin olduğu duvarda altı dikey bir yatay olmak üzere yedi çizgili
kümelere var. Odanın bir önceki sahibinin takvimi yokmuş. Ben şanslıyım.
Yatağın olduğu duvarda kocaman takvimli bir poster asılı. Mevsimlere göre dörde
bölünmüş. Her birinde manasız birer resim. Kan kırmızı gonca bir gül, üstüne
bir güvercin konmak üzere olan bir güvercin, kırmızı ayakkabılı küçük bir kız,
kalın boğazlı kazaklı büyük bir kız. Kış
kış olalı eminim kırmızı bir gül ile anılmamıştır. Resimleri seçenin kafası
güzel bir anına denk geldi herhalde. Ah bir şişe köpek öldüren olsaydı da ben
de güzelleşseydim. Kırmızı beyaz fark etmez o kadar çirkinim ki. Uzun zamandır
lavabonun üzerinde asılı kendini ayna zanneden o dikdörtgene bakamıyorum. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Oysa bir zamanlar ne çok severdim aynalara
bakmayı. Anneannemin odasındaki şifonyerin önüne geçer elimde saç fırçası ile
sahne alırdım. Yatağın üzerine dizdiğim bebeklerim seyircilerim olur, her şarkı
bitişinde beni alkışladıklarını hayal ederdim. İşte öyle bir günde her zaman
kilitli duran çekmecenin içindeki kabartmalı gümüş kapaklı çanta aynasını. O
gün nedense unutmuştu anneannem kilitlemeyi çekmeceyi. Belki de bilinçli
yapmıştı. Benim o aynayı bulup o soruları sormamı istiyordu. Kapağın bir
tarafında ayna varken diğer tarafında donuk bakışlı bir kadın fotoğrafı vardı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Anneanne kim bu kadın ? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">- Annen. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">- Benim bir annem mi var ? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">- Herkesin bir annesi vardır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Var da neden burada yok?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Uzaklarda da ondan, çok
uzaklarda. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-Otobüse binip gelsin.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">-………. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Sessizlik…..<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Ah güzelim ah… Sen uyumaya devam
et. Adın uyuyan güzel olsun. Senelerce ayakta uyudun. Uyuttular seni.
Kandırdılar. Sen kırımızı ayakkabıların ile oyalanırken, baban koruduğunu sandı
seni. Ülkedeki tüm iğneleri toprağa gömerken, zararsız bir tohumdan çıkan tehlikeyi
fark etmedi. Bahçedeki gülün dikeni battı eline. Cadılar da kurtaramaz artık
seni. Kırmızı kanın aktı kırmızı gülün üzerine bir kere. Yere düşüp gerçek
uykuya dalman gerekirken birden aydınlandı gözlerin. Prensi beklemene gerek
yok. O başka kızı öptü, uyandırdı. Sen artık uyumuyorsun ki. Öpülmene de gerek
yok. Adın değişsin . Uyanan güzel olsun senin. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Şiltenin altında sakladığım küçük
bohçayı açtım. Artık iyice kararmış olan gümüş aynada kendime baktım. Güzelim
ben. Artık uyumuyorum. İçim güzel benim. </span><o:p></o:p></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-18232106651119249552014-12-17T04:11:00.000-08:002014-12-17T04:11:10.558-08:00BİR SONBAHAR HİKAYESİ<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN6EtTB2zBfADP7zdVmkO6FYuRzEs2aKqW5c9iAG5d8-43AqcIusr3RCSB-Aba7USc6VYBN0V376-ScxxKYFEzss2yxKmYHhi4uyyppkVaLMzRO0xvqZxdv16_i97sPzNqADbMUH3dk8M/s1600/FullSizeRender.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN6EtTB2zBfADP7zdVmkO6FYuRzEs2aKqW5c9iAG5d8-43AqcIusr3RCSB-Aba7USc6VYBN0V376-ScxxKYFEzss2yxKmYHhi4uyyppkVaLMzRO0xvqZxdv16_i97sPzNqADbMUH3dk8M/s1600/FullSizeRender.jpg" height="320" width="240" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Önce adımları yavaşladı, sonra koca çınarın önünde durdu. Derin
bir nefes ile memleket havasını ciğerlerine çekti. Üstünde onlarca farklı
ismin kazılı olduğu banka oturdu. Gözünün ucu ile kendi isminin olduğu yere baktı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Her şey sanki dün yaşanmış gibi gözünün önüne geldi.
İsimlerini oraya kazıdıkları gün karar vermişlerdi gitmeye. Ana rahmine
düştükleri bu kasabayı arkalarında bırakıp , geçmişi unutmaya. Çok kolay
olmuştu. Bir mektup, bir bavul , bir de tek yön otobüs bileti. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Tam on koca sene geçti
üzerinden. Şimdi hangi yüzle
dönüş biletini alıp gelmişti ki. Kime neyi izah edecekti, etse bile ne
değişecekti. Kendi vicdanını rahatlatmaktan başka, kime bir
faydası vardı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Başını ellerinin arasına alıp dirseklerini dizlerine
yasladı. Gözleri şimdi yerde duran kurumuş çınar yapraklarındaydı. Birazdan oturduğu bu banktan kalkacak ve
yıllar önce ardına bakmadan çekip gittiği evin kapısını yeniden çalacak. Kapı
tarifsiz bir gıcırtı ile açılacak, donuk yüzlü bir adam onu karşılayacak. İçeri
buyur etmeyecek, ama kapıyı aralık bırakması isteksiz bir daveti işaret edecek.
Kaygı, korku, özlem , pişmanlık, heyecan tüm bu karmaşık duygular eşliğinde
cesaretini toplayıp eşikten ilk adımını atacak. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Adam avludaki sedire
oturup masanın üstündeki tütünü saracak. Elleri titrediğinden tütünün yarısı
masaya dökülecek. Kadın karşısındaki sandalyeye oturup ‘ <i>ben geldim baba </i>‘
diyecek. Adam gözlerini masadaki
tütünden kaldırmadan, cebindeki
çakmağını çıkarıp eksik tütünlü cigarasını yakacak. Derin bir nefes çekip gökyüzüne
üfleyecek. ‘ <i>Çok sevdim baba, o kadar çok sevdim ki gözüm hiçbir şey görmedi.
Bugün olsa yine aynı şeyi yaparım. Pişman değilim.</i>’ <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Adam kalın kaşlarını kaldırıp, dudaklarını bükerek ‘
<i>benden aferin mi bekliyorsun?</i> ‘ diye
soracak , cevabını beklemeden ‘ <i>AFFETMİYORUM</i> ‘ diye kükreyecek. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> O son kelime içini ürpertti.
Eline aldığı kuru yaprağı un ufak etti. Böyle derse ne yapacaktı?
Dizlerine kapanıp yalvaracak mıydı? Pişman değilim diyen biri niye af dilesin
ki? Ben yanlış bir şey yapmadım. Doğru
bildiğimi sandım. O an için doğruydu. Sevmek suç değil ki ? Ben cezamı bu toprak kokusunu senelerce özleyerek çektim. Affetsin istemiyorum ki. Sadece bilsin istedim. Omuzumda taşıdığım bu ağırlıktan kurtulmak
istedim. Bencillik benimkisi . İç sıkıntısı. Yürek burukluğu. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Usulca kalktı banktan. Yaprakların hışırtısı eşliğinde
yürüdü ardına bakmadan. Tıpkı on yıl önceki gibi ama iki farkla . Elinde bavul var , mektup yok, bilet
yok ….</span><o:p></o:p></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-74656291463971094102014-12-10T03:32:00.002-08:002014-12-10T03:32:44.275-08:00ADAMLAR<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgJcolIvATgv2h9QyUzcB1BLaraA1LOXE2G4mnmlh2MyQ4LWpai8Jmj-bxL0n89E9MKc9nLUjRb1tndlImoir0mUuO_wnAlk2YCTDPEgRHMCJm6_PjIHNbmIo1oWV-ugwWdYVuXCc0vA68/s1600/IMG_6809.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgJcolIvATgv2h9QyUzcB1BLaraA1LOXE2G4mnmlh2MyQ4LWpai8Jmj-bxL0n89E9MKc9nLUjRb1tndlImoir0mUuO_wnAlk2YCTDPEgRHMCJm6_PjIHNbmIo1oWV-ugwWdYVuXCc0vA68/s1600/IMG_6809.jpg" height="240" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><i><b>YAKIŞIKLI ADAM </b></i><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">‘Her genç kızın rüyası Zetina
Dikiş Makinası !’ <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Bu sloganı bulan kesin hayatında
bir kere bile rüya görmüş biri değildir. Her genç kız birer terzi çırağı mıdır
ki rüyasında dikiş makinası görsün. Misal ben. Ömrü hayatımda bir kere bile
görmedim. Niye göreyim canım? Görecek onca güzel adam varken ne işi var iğnenin
ipliğin rüyamda. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Yatmadan önce yatağın içine
oturur önce yüz hatlarını çizerim. Saçı ne renk olursa olsun uzun boylu isterim
ki yanında topuklu giymem sorun olmasın. Düz ayakkabı sevmem ben. Güzel
adamların yanındaki kadınlar hep topuklu ayakkabı giyer. Bu onlara kırmızı
halıda yürüyormuş hissi verir. Bakışları erosun okları gibidir. Can yakarlar.
Olsun acıyı severim ben. Listemi yaptıktan sonra bildiğim tüm duaları okur
ışığı söndürürüm. Bilirim her gece mutlaka biri gelir yanıma. Çünkü böyle bir
adamı ancak rüyamda görürüm ben. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><i><b>KOMİK ADAM </b></i><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Sana baktığım an ister istemez
bir gülümseme yerleşiyor yüzüme. İçim aydınlanıyor. Kadınlar kendilerini
güldüren erkeklere bayılırlarmış. Öyle diyor parlak kağıtlı dergiler. Sana
bayılmak istiyorum. Sonrasında beni ayıltmanı istiyorum. Karnıma ağrılar
giriyor sana gülerken. Ben güldükçe sen gururlanıyorsun. Gururlandıkça egonu
şişiriyorsun. Ama şunu hiç bilmiyorsun ne kahkaha ne ego karın doyurmuyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><i><b>ZEKİ ADAM </b></i><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Söylediğim her söze verilecek cevabın var. Yanındayken
kendimi hep eksik hissediyorum. ‘İki kere iki kaç ‘ diye soracaksın ve ben yine
bilemeyeceğim. Sense ‘ olsun canım ben biliyorum önemli değil’ diyeceksin. Seni kandırmam mümkün değil. Gözümün içine
baktığın an yalan söylediğimi anlarsın. Sanki kafanın içinde her bir konunun
uzmanı küçük adamlar var ve ben hangisine yetebileceğimi inan bilemiyorum. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><i><b>SERT ADAM </b></i><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Bakışların ürkütüyor beni. Başımı omzuna yaslayamıyorum.
Yüzündeki keskin hatlar sanki bıçak yarası. Kim canını yaktı senin küçükken? Kimse
sevmedi mi yoksa seni? Bu duruşun bir isyanın habercisi ama kime ya da neye? Anlamak çok zor. Korkuyorum elini tutarken. Yüreğini sakladığın
kabuğu kırıp da ruhuna değememek acıtıyor
bedenimi. Dudaklarından süzülecek
tek bir güzel söz için nelerimi vermezdim. Sevebilseydin keşke beni. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><i><b>YUMUŞAK ADAM </b></i><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Her gece sana sarılıp uyumak gibisi var mı ? Kuştüyü
yastığım benim. Hiç kızamam sana. Bir tatlı söz ile alırsın gönlümü. Bakışların
dokunuşların hep şefkat dolu. Kıskanırlar beni seni sevdiğim için. Ne söylesem
itiraz etmez yaparsın. Fırtınada sığındığım limanımsın. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><b><i>YETENEKLİ ADAM </i></b><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Doğuştan şanslısın. Nota bilmeden piyano çalıp , kalem
tutmadan resim yapmışsın. Tüm dünya sana hayran. Kadınlar etrafında pervane.
Senden bir döl aldıklarında Mozart doğuracaklarına inanıyorlar. Halbuki o çocuk
sadece ‘ zarrrrttt’ diye bir ses çıkaracak farkında değiller. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><i><b>SEVGİLİ ADAM</b></i><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Sevgili Günlük <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;">Bugün 35 yıllık ömrü hayatımda ilk kez bir sevgilim oldu. Ana
okulundaki o gözlüklü şişman çocuğu saymazsak tabi. Sen de Brad Pitt ben diyeyim Johnny Depp.
İkisinin burnunu birleştirmişler benim sevgilim tam ortasından düşmüş. Olur
olmadık yerlerde bir espiri patlatır Jim Carrey halt etmiş. Liseler arası bilgi
yarışmalarında hep birinci olurmuş. Taşı sıksa suyunu çıkartır. Komodinin
üzerindeki pelüş ayıcığım gibi sarıl yat
, yumuşacık. Bir bağlama çalar bizim köyün aşıkları ağzı açık bakar. Benim
sevgilim sevgili gibi adam. Beklediğime değdi galiba. </span><o:p></o:p></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-37056363652652006082014-11-28T05:15:00.001-08:002014-12-01T03:38:08.273-08:00AH HAYRİYE AHHHH....<div style="text-align: justify;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjxxp8pcb9QRLcaCGNHh1Nhucy4qolwUPh0OekKT9_FAFxBXMHxc7ZQm8q5LzWhZZ3M5AnNCsdYWvm-sH2_wkRHLthaDZUWwzd5PpTwD-Ctg1Rl52hh6Xb0FKT_uUZsVd1tMYe5k3Klo6s/s1600/IMAG0048.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjxxp8pcb9QRLcaCGNHh1Nhucy4qolwUPh0OekKT9_FAFxBXMHxc7ZQm8q5LzWhZZ3M5AnNCsdYWvm-sH2_wkRHLthaDZUWwzd5PpTwD-Ctg1Rl52hh6Xb0FKT_uUZsVd1tMYe5k3Klo6s/s1600/IMAG0048.jpg" height="320" width="191" /></a></div>
<span style="font-size: large;"> Merdivenli sokağın başına geldiğinde durdu. Tıkalı ciğerlerini açar umudu ile derin bir nefes aldı. Bu merdivenleri ikişer ikişer çıktığı eski günler geldi aklına. Gülümsedi. Dere kenarındaki kahvede nargilenin üzerine sigara ile cila çeker, ardından bu merdivenleri on saniyede çıkardı. İri cüsseli, geniş omuzlu , mahallenin yakışıklı delikanlısıydı. Okuldaki bütün kızlar ona hastaydı. O ise sadece birine...</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Beş basamak çıkmıştı ki soluklanmak için durdu. Elindeki şişeyi altıncı basamağa koydu. Paslanmaz korkuluğa yaslandı. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> '' Ah Hayriye ahhhh...Varsın manton kürklü olmasın sen benim her daim Madonnam'dın. Nadide çiçeğim, deniz gözlümdün. O lanetli gecede neden çarpıp gittin kapıyı? Hiç mi düşünmedin ardında bıraktığın bu heybetli adamı nasıl yıktığını? Kolunu kanadını kırdığını. Bak duyuyor musun? Biri pikaba bir plak koydu. Bizim şarkımız çalıyor. Biraz hışırtılı ama olsun. '' sevemez kimse seni , benim sevdiğim kadar, sevgilim sen olmazsan , yaşamak neye yarar....'' Arka bahçede, kömürlüğün yanındaki çardakta buluşurduk. Hani tepesinde pembe sarmaşık gülleri olan gizli yerimiz. Sana bu şarkıyı söylerdim o berbat sesimle. Sense gözlerimin içine dalar gülümserdin sadece. Bir gün eline sarmaşık güllerinin dikeni batmıştı da ne çok ağlamıştın ben onu çıkarırken. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;">Sen ağladıkça o dikenler benim kalbime kalbime saplanmıştı. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Yaslandığı korkuluktan doğruldu. Altıncı basamağa bıraktığı şişeden bir yudum aldı. Derin bir nefes alarak beş basamak daha çıktı. Otoyoldan geçen arabaların sesi kafasının içine bir ok gibi saplanıyordu. O oklardan biri torununun istediği ışıklı ayakkabıyı almadığını hatırlattı, diğeri kablolu televizyonunnun tamir servisini aramadığını. Küfürü bastı...</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Ah Hayriye ahhhhh....Varsın manton kürklü olmasın...Sana aldığım kolyeyi saklıyor musun ? İşinin ehli bir kuyumcu vardı çarşıda. Hatırlar mısın kapısının önünde her daim duran tahta sandalye üzerinde bir sürahi limonata olurdu. Sehpası yoktu zaar. Hiç kimse bir anlam veremezdi. Dededen kalma bir limon bahçesi vardı bir söylentiye göre. İsimlerimizin baş harfini yaptırmıştım ona. İkimiz de sonsuza dek kalbimizin üstünde saklayacaktık. Ben sözümü tuttum bak ceketimin iç cebinde kalbimin tam üstünde senelerdir gizli bölmesinde. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Son beş basamak Sadullah bey ha gayret. Kına gecesi mi var ne. Uzaktan oynak bir müzik sesi geliyor. Gecenin bu saatinde olacak şey değil. Uyu be mahalle ! Ben şu basamakları bitirip de eve varabilsem , kapıdan içeri girip kendimi yatağa atabilsem bir uyuyacağım ki sorma. Ah bir varabilsem eve ..</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Ah Hayriye ahhhh ahhhhh........</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-8238170741918145052014-11-20T22:46:00.003-08:002014-12-01T00:55:14.487-08:00BEN YAPMADIM <br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh51NpwUDD4pL2o3_ef6QLuoOI14DA_sgF_259ILWPs44NRWpfVKfVMyUNb2ISSSdBONGGQVBDe3lbd_cO2-f1YYeuT-nFRRK-5rRUWNvNzqmnNeRTYFn9zE8C_u3HHB7GVuCEzVyn58SQ/s1600/bilin%C3%A7+ak%C4%B1%C5%9F%C4%B1+resim+.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh51NpwUDD4pL2o3_ef6QLuoOI14DA_sgF_259ILWPs44NRWpfVKfVMyUNb2ISSSdBONGGQVBDe3lbd_cO2-f1YYeuT-nFRRK-5rRUWNvNzqmnNeRTYFn9zE8C_u3HHB7GVuCEzVyn58SQ/s1600/bilin%C3%A7+ak%C4%B1%C5%9F%C4%B1+resim+.jpg" height="192" width="320" /></a></div>
<span style="font-size: large;"> O kadar uzun zaman olmuştu ki bir kadeh ile dans etmeyeli.Doktor yasaklamıştı. İyi gelmiyordu ona. Hatlar karışıyordu. Tek bir yudum bile kaseti başa sarmaya yeterdi. Aynı filmin sahnelerini tekrar yaşamaya gücü yetmezdi. Doktor öyle söylemişti.</span><br />
<span style="font-size: large;"> Halt etmiş doktor. Ben onun sandığı kadar güçsüz değilim ki. Çocuk muyum ben ? Deli de değilim. Tamam kabul bazı şeylere karşı biraz zaafım olabilir.Ama kimin yok ki ? Benim de zaafım küçük şişeler. Onlarsız kendimi eksik hissediyorum. Kapaksız tencere olur mu? Olmaz. Kaynayamam. Kaynamam çok uzun sü rer. Vaktim yok. İsraf. Gaz israfı. Sadece bir yudum alsam ne olur ki.Nasıl da güzel kokuyor şu anason.Canına yandığım.</span><br />
<span style="font-size: large;"> Otlar büyümüş ... biçmek lazım alevleri gördüm koştum su yok. Nasıl sönecek...Emeklerimin hepsi kül oldu. Benim suçum değil. Gülüyorlar neden el eleler ki . Güç mü aldılar birbirlerinden. Beni engellemek için baraj mı bu. Offffff başım. Neredeyse çatlayacak. Ama nasıl söner bu yangın su yok gücüm yok.... Duman birazdan görecekler. Ne diyeceğim onlara. Donald amca yaktı arabayı. Yanında da mickey ve mini mouse . Onlar gülüyorlar mütemadiyen. Öyle çizmiş Disney Amca . Mutlulur hep kötü değiller. Diğer ikisi kim çıkaramadım.Neden yaktılar otlar da yanar biçmeye gerek kalmaz peki ya ağaçlar onlar da yanar mı yanmaz canım niye yansın çok uzaktalar. Ah biraz su olsaydı su yok... Her şey neden siyah beyaz renk ayarı ile oynanmış. Kimin fikriydi acaba kibriti nereden buldular. Donald Amca çete reisi o. Yenisi çok paradır hatırası var bunun alamam ki. Babama ne diyeceğim benim suçum yok baba Donald amca yaktı. Önce güler sonra döver Offfff başımmmmm...........</span>Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-81489519943502669502014-11-16T22:18:00.001-08:002014-12-01T00:55:30.779-08:00DEĞİŞEN ROLLER <br />
<br />
<br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> </span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-size: large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjV2CO2yPH3jMtgaFNLo2RNr6hbzleIYuJlq1QSkiNrYZuOJ4gHAa3kPIXZljrdnu97kU0k-M_2VGX-7OqQbV05JR2uQejVtOE1jzIlFx2dH4w4JuD_WQzqnP1X1LyHp4EvjVH3dLSyrhY/s1600/IMG_3079.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjV2CO2yPH3jMtgaFNLo2RNr6hbzleIYuJlq1QSkiNrYZuOJ4gHAa3kPIXZljrdnu97kU0k-M_2VGX-7OqQbV05JR2uQejVtOE1jzIlFx2dH4w4JuD_WQzqnP1X1LyHp4EvjVH3dLSyrhY/s1600/IMG_3079.JPG" height="320" width="240" /></a></span></div>
<span style="font-size: large;"> Bazen gökyüzüne bakar, bir yıldız kaydığını hayal edersin. O
yıldız kaymasa da, bir dilek tutar gerçekleşmesini beklersin. Hayatın sana getirdiği
tesadüf dediğin şeyler, aslında o kaymayan yıldıza bakıp da tuttuğun
dileklerdir. <o:p></o:p></span><br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> O gün, o saatte, o sınıfta olmam her ne kadar bir tesadüf gibi
görünse de aslında oynanması gereken senaryonun bir parçasıydı. Hoca ''sen de
katılmak ister misin ?'' diye sorduğunda, biraz ürkek biraz şaşkınlıkla ''iyi
ama ben sizin öğrenciniz değilim ki'' diye cevap verdim. Ardından sahnede
kendimi verilen replikleri okurken buldum. ''Natalya Ivanovna senin, cumartesi
saat ikide amfide ol, tekstini de unutma.'' <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> Bir kaç dakika öylece kalakaldım. Bir yanım çığlık
atıp zıplamak isterken, diğer yanım da ''Natalya İvanovna da kim?'' diye
düşünüyordu. Tekst hangi tekstti? Misafir öğrenci olarak girdiğim bu dersten,
kıskanç bakışlar altında Natalya İvanovna ile birlikte kol kola
çıkıyordum. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> İnsan hayallerinin peşinden koşar. Ancak bu sefer hayal benim peşimden
koşmuştu . Yıllarca göğsümün sol köşesinde sakladığım
yasak aşk, birden kendine bir yol bulup gün ışığına çıkmıştı! <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> O gece hiç uyumadım. Gözlerimi kapadığım an, birden sahne ışıkları
yanıyor, alkışlar eşliğinde seyirciyi selamlıyordum. Gözlerimi açtığımda ise
gözyaşlarımı tutamıyordum. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> Ertesi gün teksti başından sonuna defalarca okudum. Önce Maşa
oldum, sonra Olga, daha sonra İrina. Hatta Verşinin bile oldum. Ama hiç biri
Natalya Ivanovna kadar ben değildi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> Her prova sonrası biraz daha Nataşa oluyordum. Duruşum, bakışım,
konuşmam değişmişti. Hırçın, çıkarcı, hırslı ve şirret biri olup çıktım. Her ne
kadar rolüm az da olsa, sahneye çıktığım o anlarda sanki tüm dünya küçülüyor,
ben devleşiyordum. Hayallerim gerçek oluyordu. Varsın o “üç kız kardeş” başrolde oynasın. Ben o oyunun kötü
karakteriydim ve kötü karakterler her zaman daha çok akılda kalırdı. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> O sene oyun sahnelenmedi. Bütün yazı Nataşa ile birlikte geçirdim.
Yeni sezon toplantısında içimdeki Nataşa dile geldi ve ''Hocam, ben bu sene
komedi oynamak istiyorum. Geçen sene çok yorucuydu, içim daraldı'' dedim. Bu
cümleyi kuran ben değildim! Yani ben olamazdım! Olmamalıydım! Bütün sınıfın
şaşkın bakışları altında hoca bana döndü ve ''demek ki bu sene hiç bir oyunda
yoksun, Aysun, Natalya Ivanovna senin'' dedi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> O an yuuuhhhh sesleri ve çürük yumurta yağmuru eşliğinde ışıklar
söndü, perde kapandı. Ben olduğum yere yığıldım. Hayallerim elimden uçup gitti. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> Defalarca özür dilememe rağmen rolü geri alamadım. Hayatım boyunca
Aysun'dan nefret ettim. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<br />
<br />Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-59124009347480245122014-11-06T05:29:00.001-08:002014-11-20T22:58:42.273-08:00KENDİ KENDİNE SÖYLENMELER<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWbp_gxAU4s5oPio3R-A9EIycYc1A8bvdTk-snTV1iNyRXL33IluM3emSDA15VfD_ZX5gYczLtTl3HVm5_-4lHtXfkM55uRd2_8rvGLcxN8MTGGYbu5jlalx_snDdcxyxgzJGqvfPBzlA/s1600/IMG_2574.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWbp_gxAU4s5oPio3R-A9EIycYc1A8bvdTk-snTV1iNyRXL33IluM3emSDA15VfD_ZX5gYczLtTl3HVm5_-4lHtXfkM55uRd2_8rvGLcxN8MTGGYbu5jlalx_snDdcxyxgzJGqvfPBzlA/s1600/IMG_2574.JPG" height="320" width="240" /></a></div>
<br />
<div style="background-color: white; color: #141823; font-family: Helvetica, Arial, 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 15.359999656677246px;">
</div>
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; color: #141823; display: inline; font-family: Helvetica, Arial, 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 19.31999969482422px;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="background: white; color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">VOLUME I<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="background: white; color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Demir kapıyı hızlıca
çarpıp çıktım o kör karanlık sokağa. Gıcırtısı inletti resmen tüm mahalleyi.
Her akşam aynı dırdırı çekmek zorunda mıyım ben Allah aşkına! Tamam bir hata
yapmış olabilirim, ama en nihayetinde ben de insanım. Orhan Baba bile demiş
"hatasız kul olmaz" diye. Bu hatayı illa ki her seferinde yüzüme vurmak
zorunda mı bu kadın?<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="background: white; color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kabul ediyorum nefsime
hakim olamadım. Bir hınzır gülüşüne kandım namussuzun. Ama öyle bir gülüştü ki
o… İç gıcıklayıcı, seksi dondurma reklamında dendiği gibi "kızgın
kumlardan, serin sulara" dalıvermek istedim. Biraz fazla daldım galiba,
zira çıkarken bir ton su yuttum.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="background: white; color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kabahat bende! Acemi
çapkınım tabi. Git biraz ötede yap değil mi, ne yapacaksan! Başka kadın mı
kalmadı memlekette de, gittin komşunun karısının koynuna girdin!<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="background: white; color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ah Orhan Baba ah... Şimdi
benim için söyle lütfen "bir teselli ver, bir teselli ver; yarattığın şu
mecnuna, bir teselli ver”…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="background: white; color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
Yok yok kesin almaz bu gece beni eve. Haklı canım, ben olsam kapıyı kilitler,
anahtarı da tuvalete atardım. Sen tut rakı kadehini karına karşı kaldır ara
nağmeden gir "o mahur beste çalar, Müjgan'la ben ağlaşırız". Kafama
şişeyi yemediğime şükretmeliyim. Terlikle ucuz atlattım.</span><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 10.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><span style="background: white; color: #141823; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<span style="color: #141823; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">VOLUME II<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<span style="color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Demir kapıyı hızlıca çarpıp çıktı o kör
karanlık sokağa. Gıcırtısı inletti resmen tüm mahalleyi. "Her akşam aynı
dırdırı çekmek zorunda mıyım ben Allah aşkına!" diye söylendi. Tamam bir
hata yapmış olabilirdi, ama en nihayetinde bir insandı o da. Orhan Baba bile ne
demiş: hatasız kul olmaz! Bu hatayı illa ki her seferinde yüzüne vurarak neyi
ispatlamaya çalışıyordu bu kadın?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<span style="color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
Nefsine hakim olamadığını o da biliyordu. Bir hınzır gülüşüne kanmıştı
namussuzun. Ama öyle bir gülüştü ki o. İç gıcıklayıcı, seksi dondurma
reklamında dendiği gibi "kızgın kumlardan serin sulara" dalıvermek
istemişti ansızın. Biraz fazla dalmıştı galiba, zira çıkarken bir ton su
yutmuştu.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<span style="color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Acemi çapkın olduğundan kabahati
kendinde buluyordu. Gidip biraz ötede yapsaydı ya ne yapacaksa! Başka kadın mı
kalmamıştı memlekette de gidip komşunun karısının koynuna girivermişti!<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<span style="color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Meyhanenin kapısından girdiğinde Orhan Babanın
sesi karşıladı onu. Sanki bilmişti derdini de onun için söylüyordu. "Bir
teselli ver, bir teselli ver; yarattığın şu mecnuna bir teselli ver".<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: 4.5pt;">
<span style="color: #141823; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İlk kadehi dikerken kafaya "Yok yok
kesin almaz bu gece beni eve. Haklı canım ben olsam kapıyı kilitler, anahtarı
da tuvalete atardım" diye söylendi kendi kendine . Kabahati büyüktü. Sen
tut rakı kadehini karına karşı kaldır, ara nağmeden gir "o mahur beste çalar,
Müjgan'la ben ağlaşırız" diye. Şükretsin ki kafasına şişeyi yemedi de, terlikle
ucuz atlattı.</span><span style="color: #141823; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 10.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<br />
<div style="background-color: white; color: #141823; font-family: Helvetica, Arial, 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 15.359999656677246px;">
<form action="https://www.facebook.com/ajax/ufi/modify.php" class="live_365242486974276_316526391751760 commentable_item autoexpand_mode" data-ft="{"tn":"]"}" data-live="{"seq":0}" id="u_jsonp_3_2i" method="post" rel="async" style="margin: 0px; padding: 0px;">
<div class="_5pcp _5vsi" style="color: #9197a3; margin-top: 10px;">
<span data-reactid=".2w"><a aria-live="polite" class="UFILikeLink accessible_elem" data-reactid=".2w.0" href="https://www.facebook.com/groups/361888613976330/367193073445884/?notif_t=group_activity#" role="button" style="clip: rect(1px 1px 1px 1px); color: #6d84b4; cursor: pointer; height: 1px; overflow: hidden; position: absolute; text-decoration: none; width: 1px;" title="Bunu beğen">Beğen</a><a aria-live="polite" class="UFILikeLink" data-ft="{"tn":">"}" data-reactid=".2w.1" href="https://www.facebook.com/groups/361888613976330/367193073445884/?notif_t=group_activity#" role="button" style="color: #6d84b4; cursor: pointer; text-decoration: none;" title="Bunu beğen">Beğen</a></span> · <label class="uiLinkButton comment_link" style="color: #666666; cursor: pointer; font-weight: bold; vertical-align: top;" title="Yorum bırak"><input class="uiLinkButtonInput" data-ft="{"type":24,"tn":"S"}" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: none; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border: none; color: #6d84b4; cursor: pointer; font-weight: normal; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;" type="button" value="Yorum Yap" /></label></div>
</form>
</div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-20578768988697648922014-11-02T22:44:00.001-08:002014-11-10T02:46:04.338-08:00YOL BİTTİ <br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhT3hVlMi-MT-Fo0GIgWpIk1TmJ7m-4IkOD-Zjh_JSm2dH9zBPv6z4UMDTRBGeMZqvqX5Qi7UmR6TUl0oiW83OhMk0BOuJHTCqqd4wyViLHcflkSXcA8TPHsUIsSAG0eHyw1lCv9hKfVW8/s1600/IMG_2957.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhT3hVlMi-MT-Fo0GIgWpIk1TmJ7m-4IkOD-Zjh_JSm2dH9zBPv6z4UMDTRBGeMZqvqX5Qi7UmR6TUl0oiW83OhMk0BOuJHTCqqd4wyViLHcflkSXcA8TPHsUIsSAG0eHyw1lCv9hKfVW8/s1600/IMG_2957.JPG" height="320" width="240" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 10.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <span style="font-size: large;"> Günler geceleri, aylar yılları kovaladı. Ben olduğum yerde saydım. Attığım
taş, ürküttüğüm kurbağaya değmedi. Bindiğim trenler inmek istediğim istasyona
hiç varmadı. Teknem limana hep aynı halat ile bağlı kaldı.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: large; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Az önce son damlası düştü altından geçtiğim yüklü bulutun. Ayağımda parmak
arası terlikler, su birikintilerine bata çıka yürüyorum nereye gittiğimi
bilmeden. Annem bilmez söylemeyin sakın ona, sevmem yağmurda şemsiye açmayı.
Yağmur suyu ile ıslanmanın insanın ruhunu temizlediğine inanırım kendimi bildim
bileli. Ne zaman içim sıkılsa, ruhum daralsa, ellerimi açar gökyüzüne "ne
olur yağ yağmur, yağ da arındır beni bu pisliklerden" diye yalvarırım.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: large; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Yol bitti. Islak kaldırıma oturdum, ruhum çitilenmiş bekliyorum o yedi
rengin gökyüzünde belirmesini. Arınma seansından sonra umut seansı başlamalı
benim için. O renkleri görmeliyim ki dudağımın kenarına kondurabileyim o
gülüşü.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: large; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Benim hiç bisikletim olmadı küçükken. Düşer de bir yanımı incitirim diye
almadı babam. Basketbol seçmelerine katılamadım, terler hasta olurum diye. Okul
pikniğine hiç gitmedim. Bir yanıma kene yapışır da ölüveririm orada maazallah
diye. Annem uzun makarnayı on parçaya böler öyle yapardı. Uzun olursa derin bir
nefes ile hüpletirim de, es kaza nefes boruma kaçar diye korkardı. Balkonu
yoktu evimizin. “Balkon bir çocuk için tehlikeli” derdi babam. Dengemi kaybedip
düşeceğimden korkarlardı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: large; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bir korku denizinde büyümüştüm ben. Her an bana bir şey olacak korkusu ile
dağlandı yürekleri anne ve babamın. Sanki kötü kalpli cadı ''ölecek bu da
diğerleri gibi'' dedi ve iyi kalpli peri de ''alın bu cam fanus içine koyun oğlunuzu''
diye teselli etti onları. ,<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: large; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> O gün bugündür bu korku denizindeki cam fanus içinde, azgın dalgalar ile
boğuşuyorum. Bana yüklenen “sekizinci hayatta kalan çocuk yükü!” ile an be an
dibe doğru gidiyorum.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 9pt 0cm 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 10.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="font-size: large;"> Bugün çıkmayacak galiba bu yedi renk gökyüzünde. Caddeden geçen her araba,
bir kez daha ıslatıyor zaten ıslak olan elbisemi. Biraz daha burada, bu
kaldırımda oturursam kırmak istediğim fanusu zatürre tuzla buz edecek zaten.</span><o:p></o:p></span></div>
<br />
<br />Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-13752361991621924032014-10-30T04:32:00.001-07:002014-11-20T22:59:51.440-08:00KISA<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: arial, sans-serif; font-size: 13px;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyefEE8QsFGaFOXWMJPlidqglW211WyiTBdINPuC74YtntY8ApCXjts4x0cnQ9xpVqk-WXR9_XTrUeMoVDVnsvSmEdd-AHDhbXpB4zGsq-41EyB4WYaLy723LGdGQRCG8nXuQI4DQhU4c/s1600/IMG_2499.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyefEE8QsFGaFOXWMJPlidqglW211WyiTBdINPuC74YtntY8ApCXjts4x0cnQ9xpVqk-WXR9_XTrUeMoVDVnsvSmEdd-AHDhbXpB4zGsq-41EyB4WYaLy723LGdGQRCG8nXuQI4DQhU4c/s1600/IMG_2499.JPG" height="320" width="240" /></a></div>
<br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: arial, sans-serif; font-size: 13px;"> </span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: arial, sans-serif;"><span style="font-size: large;"> </span> </span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 115%;">Pencerenin dışında yanıp
sönen kırmızı renkli neon aydınlatıyordu duman altı odayı. İzmaritler komodinin
üzerindeki kül tablasından taşıp, rutubet kokan halıya saçılmıştı. Banyodaki
musluk, insanın beynini bir matkapla delercesine şıp şıp damlıyordu pas lekeli
küvete. Kafasını kaldırıp baktı sağ köşesi kırık aynaya. Ve göz göze geldi sol
gözünün altındaki morlukla.</span><br />
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #222222; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 115%;">
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><span style="background: white;"><o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #222222; line-height: 115%;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> Ne söylediyse fayda
etmemişti. İnandıramamıştı onu. “Sandığın gibi değil” sözcükleri ağzından
çıkmıştı ki, ilk yumruğu yedi böğrüne. “Dur yapma, etme!” demeye kalmadan
çöküvermişti üstüne. Can havli ile kaçmıştı elinden gözünde yaşlar, ayağında
topuklu tüylü terlikleri ile. Resepsiyondaki çocuk hiç bir şey sormamıştı
uzatırken anahtarı. Bir kağıt mendil ve bir ufak anason şişesi verdi, her
türlü derde derman olur düşüncesi ile. </span><span style="font-family: Arial, sans-serif; font-size: x-small;"><o:p></o:p></span></span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-63485210510907068562014-01-29T00:18:00.000-08:002014-01-29T00:18:07.032-08:00KAĞITLAR...ZAMAN....YÜRÜMEK....<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhcZ6tjNLkBbW2kkp5P4hMxPFKzUa2wVqwN_gWDyVc1-5UL05FchKQJiTMOkxKVUv4cbYhhUvkORxVLiUKLZvPWjflatZVYb2fgj5m2oBWSzCOMdR97-mHzGhMKKRblm9v110nqoYWA7d8/s1600/IMG_0009.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhcZ6tjNLkBbW2kkp5P4hMxPFKzUa2wVqwN_gWDyVc1-5UL05FchKQJiTMOkxKVUv4cbYhhUvkORxVLiUKLZvPWjflatZVYb2fgj5m2oBWSzCOMdR97-mHzGhMKKRblm9v110nqoYWA7d8/s1600/IMG_0009.JPG" height="265" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"> </span><span style="font-family: inherit;"> Biz insanoğlu unutmak
için yaratılmışız. Zaman bize her şeyi unutturur. Acılarımız, anılarımız,
tanıdıklarımız, isimler, kişiler, şehirler, sokaklar vs. Unutmasaydık olmazdı.
Yaşayamazdık. Üç yaşında kreşte koşarken düşüp ön iki dişimi kırdığım zaman yaşadığım
acıyı şimdi hatırlasaydım eğer, bir daha hiç koşamazdım düşerim korkusuyla. O yüzden unutur insan,
acıyı da tatlıyı da unutmalıdır ki önüne bakabilsin. İleriye gidebilsin. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Ama biz insanoğlu ne yaparız, hep hatırlamak isteriz. Acının da,
tatlının da hep zihnimizin bir köşesinde kalmasını bekleriz.<span style="color: red;"> </span>Yaşanan o anları hatırlamak için fotoğraf
çekeriz. Yıllar sonra o fotoğraflara bakarken, o an gelir gözümüzün önüne gülümseriz.</span><br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Bazımız ise günlük tutarız. Gün içinde yaşadıkların, yediklerin,
içtiklerin, gördüklerin, duyguların hepsi o kağıtlarla aranda, bir gün gelip de
okunmak üzere sır olarak kalır. <o:p></o:p></span></div>
<span style="font-size: large;"><span style="font-family: Calibri, sans-serif; line-height: 115%;"> </span><span style="font-family: inherit;"><span style="line-height: 115%;">Ben de öyle yaptım. 1989 yılında </span><span style="line-height: 115%;">ortaokulda</span><span style="line-height: 115%;"> başladım günlük tutmaya, ta ki 2004 yılına kadar da yazdım. Defterlere,
dosya kağıtlarına, renkli saman kağıtlara, ajandalara… </span></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Nereye bulduysam yazdım. O gün yaşadıklarımı yazdım : <i>“Bugün
Rosemary'e gittik, frambuazlı pasta yedim</i>.<i>Oradan da Ruşen'e gidip kahve
içtik”.</i>Hayallerimi yazdım : <i>“Rehber öğretmenime yazdığım otobiyografide
tiyatro ile ilgili hayallerimi anlatmıştım,bugün beni yanına çağırdı çok
duygulandığını söyledi ve benim bir oyunda oynamamı istedi.O an o kadar mutlu
oldum ki anlatamam”. </i>Duygularımı yazdım: <i> ''İçimde çok garip bir heyecan var, çok
mutluyum, ama bunun sebebini bilmiyorum /Kendimi çok kötü hissediyorum
huzursuzum, sanki tüm arkadaşlarım bana küsmüş gibi”. </i>Şiir yazdım: “<i>Seni
düşünmek şarkılarda/Ay ışığında boş sahilde/ Dalgalarla konuşmak / Seni
beklemek umutlarla”. </i> Tanıdığım tüm
arkadaşlarımı, öğretmenlerimi tasvir ettim. <i>“.....hazırlıkta da aynı sınıftaydık ama
hazırlıkta hiç böyle değildi. Şimdi ispiyoncunun biri olup çıkmış. Seneler
insanları nasıl da değiştiriyor. O da kıl birisi. Sert otoriter bir tip gibi
davranıyor…” </i>Planlarımı, kararlarımı yazdım. “<i>Bugün kızlarla
konuştuk, çevremizi genişletmemiz gerektiğine karar verdik, hayatımız öyle
monoton geçiyor ki. Bir çevre edinebilmemiz için bir gruba katılmamız
lazım.Metalciler veya burjuvalar. </i><i>Kesinlikle burjuva<span style="color: red;"><strike> </strike></span></i><i>olamam.Bana cazip gelmiyorlar.
Metalcilerin çevresi daha ilginç gözüküyor. Gittikleri yerler belli, ama bir
ortamın içine damdan düşer </i><i>gibi girilmez ki…” </i>Hiçbir zaman sahibine gönderemeyeceğim mektuplar yazdım. <i>“Bu
şehirde de güneş batıdan batıyor ama sensiz. Aynı göğün altında senden
kilometrelerce uzakta güneşin batışını izliyorum, senin izlemediğini bile
bile...Bu yazdığım kaçıncı mektup ama son olmasını diliyorum. Seni yaşamaktan
tükendim…”</i></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjtHKLLY64YvDF8ch88-qILgQRtSZ9kkpdvK5ImpctBk3lJ7Cm5C4gDKQ4ujLg1zH5lwnbaRU84iOEh3qLZQlDZ9BpIxcHlbHV0vK826tmo8ebLTlhdcZ1zlTz4wDJ4hP6lY_22d6sg2I/s1600/IMG_0011.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjtHKLLY64YvDF8ch88-qILgQRtSZ9kkpdvK5ImpctBk3lJ7Cm5C4gDKQ4ujLg1zH5lwnbaRU84iOEh3qLZQlDZ9BpIxcHlbHV0vK826tmo8ebLTlhdcZ1zlTz4wDJ4hP6lY_22d6sg2I/s1600/IMG_0011.JPG" height="265" width="400" /></a></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;">Şimdi bu kağıtlara bakınca ne kadar çok unuttuğum şey olduğunu
görüyorum. <span style="color: red;"> </span>Bazı isimler bile o kadar yabancı ki. Yüzleri kesinlikle
gözümün önüne gelmiyor ama hayal meyal o kişileri hatırlıyorum. O anları sanki
ben hiç yaşamamışım da, bir romanmış, hikayeymiş gibi okuyorum. Okuyunca o
yaştaki halim gözümün önüne geliyor, gülümsüyorum. Koskoca bir geçmiş var o
kağıtlarda, belki sıradan bir çocuğun bir genç kızın geçmişi ama iyi ki
yazmışım diyorum şimdi düşününce. O kadar çok insan var ki orada, kendi
dertlerim dışında onlarınkileri de yazmışım. Kimi zaman bir hikaye kahramanı
olmuşlar, kimi zaman da mektup arkadaşı. İnsan anılarını hatırlamalı. Hiç bir
şeyi unutmamalı. Çünkü o anılar bizi var etti. Ben seviyorum bu eski kağıtlara
yazdıklarımı. Ara sıra çıkarıp okumak iyi geliyor bana. <o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Aklıma Müjde Ar’ın TEYZEM filmi geliyor. Karşılıksız aşkı yüzünden
aklını kaçıran kadının, öldükten sonra evin her köşesine sakladığı kağıtlara
yazdıkları ailesini o kadar şaşırtıyor ki, o kağıtları yazanın kesinlikle başka
bir kadın olduğuna inanıyorlar. Tabi bir de kadının gerçekten deli olduğuna :)
Kendimi bazen işte o kadına benzetiyorum. Bütün bu yazdıklarımı okusalar benim
ne kadar akıllı ya da deli olduğuma karar verirler mi, diyorum. Çünkü tüm o
kağıtlarda inanın kimsenin bilmediği tanımadığı bir ben var biliyorum. </span><span style="font-size: 11pt;"><o:p></o:p></span></div>
<span style="font-size: large;"> </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-size: large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZsIoKxQgxq3TmRVOgX2EpAH6EjgiVNngEbFrQ_1PeVeTYmHhWfbcg-wULg12dI7RE-rLXLe5L_fReK2pUGybFX8rDMP4-0CAEmMdec7I9o-s4sJAcv12tyQkL8G-ylBn3rVpKrO30KkA/s1600/IMG_0012.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZsIoKxQgxq3TmRVOgX2EpAH6EjgiVNngEbFrQ_1PeVeTYmHhWfbcg-wULg12dI7RE-rLXLe5L_fReK2pUGybFX8rDMP4-0CAEmMdec7I9o-s4sJAcv12tyQkL8G-ylBn3rVpKrO30KkA/s1600/IMG_0012.JPG" height="265" width="400" /></a></span></div>
</div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-64128585762755207002013-12-31T07:51:00.001-08:002013-12-31T07:52:12.479-08:00KURBAĞAYA CAN VEREN PLAZA DELİSİ <div style="text-align: justify;">
<br />
<br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: 13.5pt;"> </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhc4E-2cPNzXnWHpPiA_313YruNlJTT9p3vwmVepq4eNna3-ja9FnDP3K3ZjkDn9NEXsCpmC7-65hzzo85RlzB7hbebOuAW9ByE_N7kFvKb5mcZ-wW1I__I3ZrAGzJUK6hTG3r9kMwREHs/s1600/IMG_0008.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="265" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhc4E-2cPNzXnWHpPiA_313YruNlJTT9p3vwmVepq4eNna3-ja9FnDP3K3ZjkDn9NEXsCpmC7-65hzzo85RlzB7hbebOuAW9ByE_N7kFvKb5mcZ-wW1I__I3ZrAGzJUK6hTG3r9kMwREHs/s400/IMG_0008.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="font-size: large;">Bir varmış, bir yokmuş. Attığı taş, ürküttüğü kurbağaya değmeyen
bir adam varmış. Her gün yaşadığı plazanın girişinde yer alan süs havuzundaki
kurbağalara, hafta sonu gittiği ormandaki dere kenarından topladığı çakıl taşlarını
atar, kurbağaların ürkmesini beklermiş. Bıkmadan usanmadan, bir gün o
kurbağaların ürkerek oradan zıplayıp kaçacağına o kadar inandırmış ki kendini, onu
o şekilde gören plaza sakinleri dehşet içinde kendisine bakar, ama<span style="color: red;"> </span>yanına yaklaşıp ''hemşerim napıyon burada?'' diye soru sormaya
korkarlarmış. </span><br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Bir nevi “plazanın delisi” muamelesi yaparlarmış kendisine.
Dedikodusunun alası yapılırmış tuvalet köşelerinde, asansör kuyruklarında.
Kimine göre bu dört köşe cam fanus içinde yeterli nefesi alamayıp beynine
oksijen gitmediği için, kimine göre beklediği terfiyi alamadığı için, kimine
göre de sevdiği kız onu bir başka plazada yaşayan daha üst düzey bir çalışan
için terk ettiğinden bu haldeymiş adam.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Taşları kurbağalara atarken, boynunu hafif büker, dudaklarına
masum bir tebessüm iliştirir, gözlerini kapatır, hayallere dalarmış. Bir gün
bir deniz kenarında çakıl taşları üzerinde dalga sesleri ile uyuduğunu, bir gün
bir dağ köy kahvesinde kuru sandalyeler üzerinde ince belli bardakla çayını
yudumladığını, bir gün Afrika’da safaride bir aslanla göz göze geldiğini düşlermiş.
Ayakta rüya görmekmiş onun yaptığı. Bu esnada da taşları atarmış kurbağalara
ürksünler diye.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Bir gün plaza yaşayanlarından biri dayanamamış tüm cesaretini
toplayıp gitmiş adamın yanına. Bütün dedikoduları bir yana atıp, gerçeği öğrenmeyi
çok ama çok istiyormuş. ''Pardon, size bir şey sormak istiyorum yüksek müsaadenizle
efendim. Neden her gün bu havuza taş atıyorsunuz acaba?'' diye sormuş. Adam
kapalı olan gözlerini açmış, bükük olan boynunu doğrultmuş, tebessüm ilişik
dudaklarını serbest bırakmış ve gayet donuk bir sesle ''kurbağaları ürkütmeye
çalışıyorum'' demiş. Plaza yaşayanı gülmüş. ''İyi de bu kurbağalar cansız,
taştan yapılmış biblolar sadece, ürkmelerini beklemeniz çok anlamsız'' demiş.
Bu cevabın karşısında adam kalın kaşlarını kaldırarak ''Peki sen kendini canlı
mı sanıyorsun, bu yüz katlı, dört tarafı cam ile çerçeveli fanusun içinde
yaşarken? O cansız dediğin kurbağalar ile arandaki fark ne? Nefes alıp vermek
mi? Peki soluduğun hava gerçek mi? Senin de kafana her gün onlarca taş
atıyorlar ve sen de ürküp kaçmıyorsun buradan, tıpkı bu havuzdaki kurbağalar
gibi. Sen şimdi git önce bu soruların cevabını bul, sonra da gel beni tekrar
sorgula!'' demiş ve havuza dönüp elinde kalan diğer taşları atmaya devam
etmiş. <o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Duydukları karşısında kısa bir şok geçiren plaza yaşayanı, kendini
toparladıktan sonra dedikodu kazanına atıvermiş plaza delisinin söylediklerini.
Kazan bütün gün fokur fokur kaynamış, kaynadıkça coşmuş, coştukça taşmış.
Ertesi gün havuzun başında plaza delisinin yanında bir kişi daha belirmiş
kurbağalara taş atan, sonraki gün beş kişi, on kişi derken bir de bakmışlar
havuzun kenarı dolup taşmış.Tüm plaza yaşayanları havuzdaki kurbağaları
ürkütmek için havuzu taşlıyormuş. Bu süre içerisinde hiç bir kurbağa ürkmemiş
ama bu hareketi önleyemeyen plaza yönetimi ürkerek, çareyi kurbağalı havuzu
bina girişinden kaldırmakta bulmuş.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Kurbağaların ürkmeyeceğine inananlar ise sabah gelip de kurbağalı
havuzu göremeyince çok şaşırmışlar. Plaza delisi bütün bu olanları sessizlik
içinde izliyormuş kenardan. Plaza yönetimini ürkütmek sureti ile, dolaylı
yoldan da olsa kurbağaları ürkütüp o havuzu oradan kaldırtmayı başardığı için
de kendisi ile gurur duyuyormuş. Bundan sonra kendisine plaza yaşayanları “sosyolog
filozof mühendis bey” diye hitap etmeye başlamışlar. <o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"><br /></span></div>
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-size: large;"> Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine de olan zavallı çirkin
kurbağalı havuza olmuş.<o:p></o:p></span></div>
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-30883547685426541852013-12-21T01:15:00.002-08:002013-12-21T01:15:20.049-08:00VAZGEÇEBİLMEK....NELERDEN???<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhbccR_o9Q4eEuowZTfCRbP6L5vpHEtl1eiFjAMndE8qy_SgP269rEgQMva1sQlGRthfTiMX0kf7q7WtsRKhVHNzwCV6i08jcySzUF397m7vPpewfHd1mABtVneLoEi2nigvtydNpTjzA0/s1600/20080726_1192.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhbccR_o9Q4eEuowZTfCRbP6L5vpHEtl1eiFjAMndE8qy_SgP269rEgQMva1sQlGRthfTiMX0kf7q7WtsRKhVHNzwCV6i08jcySzUF397m7vPpewfHd1mABtVneLoEi2nigvtydNpTjzA0/s400/20080726_1192.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Kadın DÜŞlerini aldı koltuğunun altına ve batan güne doğru yürüdü. Düşlerinin ağırlığından mıdır nedir, pek yavaştı adımları. Attığı her adımda ayaklarına batan taşların SIZIsını yüreğinde hissediyordu. Çantasına sıkıştırdığı PİŞMANlıklar ise o kadar çoktu ki, neredeyse fermuarını patlatacaktı. Evden çıkarken KEŞKElerini de cebine sıkıştırmayı unutmamıştı. Ya o gözünden akamayan , içine akıttığı gözyaşları??? İçi su dolu balon gibi oturmuştu midesine.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Bir an için '' keşke bir NEFES sigara olsaydım'' diye aklından geçirdi. Gözlerini kapatıp, ciğerlere çekilen derin bir nefes , biraz duman, biraz ateş, biraz kül ve biten izmaritin ardından ''PUF!''... Bir anda yok olabilirdi. Sıkça kullanılan bir replik geldi aklına '' hayatım bir film şeridi gibi geçti gözümün önünden '' Şimdi kendi hayatı tıpkı bir film şeridi gibi geçiyordu gözünün önünden. Ama bu filmlerde karakterler ölürken söylenen bir replikti. Oysa o ölmüyordu, omuzları düşük, tabanları acıdan kızarmış da olsa ayakta ve batan güne doğru yürüyordu. Denizin içinde birazdan kaybolacak güneşin ertesi gün diğer taraftan tekrar yükseleceğini bilerek yürüyordu. Ama bunu bilmek onun içindeki tarifsiz ACIyı azaltmaya yetmiyordu. O acı ki bırak yüreğini, ciğerini, midesini, dalağını, içinde ne kadar organ varsa hepsini dağlıyordu. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Sonra bir an ''rakı şişesinde bir BALIK olsaydım'' diye düşündü. Tıpkı adını hatırlamadığı o şairin dediği gibi. Her daim kafası kıyak bir balık. DERT yok TASA yok. Paçalarını ıslatan DALGAnın sesi ile irkildi. Durup, denizin ufuk çizgisine bakakaldı. Artık bir adım atacak hali kalmamıştı. Buraya kadar omuzlarının eğilmesine neden olan ne yükü varsa, tek tek DENİZe savurmak istedi. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Önce PİŞMANLIKlarını usulca bıraktı suyun içine. Dalga önce taşlara vurdu dövercesine, sonra çekti aldı içine. Sonra KEŞKElerini fırlattı olanca gücü ile. O kadar ağırlarmış ki, birkaç dakika içinde gözden kayboldular. Sonra DÜŞlerini aldı avuçlarının içine. Uzun uzun baktı. Tam eğilmiş yavaşça suya bırakırken bir damla GÖZYAŞI düşüverdi düşlerinin üzerine. Kıyamazdı onları suya bırakmaya. Düşleri olmayan bir insan ne işe yarardı ki? O damla barajın önünü tıkayan bir taş misali açtı göz pınarlarını. Bağıra bağıra ağladı , HIÇKIRIKlar içinde karıştı gözyaşları denizin suyuna. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Sonra aldı DÜŞlerini tekrar koltuğunun altına doğan güne doğru yürüdü... </span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-46970243653761901772013-12-11T02:58:00.000-08:002013-12-11T02:58:09.887-08:00YOLLAR BİZİ BEKLİYOR <div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS2zM-WMw6xJtSrUm00FujvDtvf8G42uV1KE951F1S8C6h-U0Df1Kbx0L9rTTfUNPlT5cX_FUZZMb7dLvylQCXZA8s91aCu_P4_BgO6u00_JIQRhyuXNozxNEKQR4fVe5NoOibgaO67Fs/s1600/blog2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS2zM-WMw6xJtSrUm00FujvDtvf8G42uV1KE951F1S8C6h-U0Df1Kbx0L9rTTfUNPlT5cX_FUZZMb7dLvylQCXZA8s91aCu_P4_BgO6u00_JIQRhyuXNozxNEKQR4fVe5NoOibgaO67Fs/s400/blog2.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Bizler oldum olası gitmeyi seven bir topluluğuz. Olur da bir yere gidemesek bile gitmeyi konuşuruz. Dilimize pelesenk olmuştur '' ah şimdi bir otobüste olsak da nereye gittiğimiz bile belli olmasa '' cümlesi. Bazen toplaşır gideriz. Bu gitmeler eğlencelidir, komiktir. Türlü türlü anılar, fotoğraflar kalır bize. Bazen de tek tek gideriz. Tek başımıza olsak da biliriz ki kalbi bizimle olan bir grup insan vardır ardımızda bıraktığımız. Bazen de tek tek aynı anda dünyanın farklı kıtalarında oluruz. Döndüğümüzde en ayrıntısına kadar anlatırız ne gördük ne yaşadık. Bizimle gelemeyenlere fotoğraflar ve yazdığımız küçük notlarla gelmiş kadar olmalarını sağlarız. Gidemeyenler hiç üzülmez gidip göremedikleri için. Kıskançlık krizlerine girmeyiz. İçimizden birinin bile gidebilmiş olması bizi fazlası ile mutlu eder. Biz birbirimizin mutluluğundan kendimize pay çıkarırız. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Bugünlerde hep beraber bir yerlere pek gidemiyoruz. Önceden bir öğlen paydosunda karar verip planlar yapıp o planlara harfiyen uyardık. Sırt çantamız her daim hazır kapı arkasındaydı. Kimse oyun bozanlık yapamazdı. Yapmak da istemezdi zaten . Sonraları küçük ayrıntılar girdi her birimizin hayatına. O küçük ayrıntılar karar verdi ne zaman nereye gidebileceğimize. O ayrıntıları da kattık yaptığımız planlara.Kapı arkasında ki sırt çantaları oldu mu sana oldu mu sana koca bir bavul. Gün geldi çok güzel dahil oldular aramıza , gün geldi yapılan planları son gün bozdular farkında olmadan. Kimi annesinin karnında dedi ki '' üzgünüm anne otur oturduğun yerde ne işin var o kadar uzaklarda. '' Kimi de Roma da bir otel odasında '' içmiyyyyycem o ilacııııııı, evimize gidelim annneeeeee '' diye ateşler içinde ağlarken erken dönüş bileti aldırdı bize. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Ayrıntılar arttıkça zorlaştı belki gitmeler ama esas maharet onlarla beraber gidebilmek. Belki şekli değişecek bu gitmelerin. Eskisi gibi sadece tarihi turistik yerler gezilmeyecek, dağ bayır tırmanılmayacak, dereler aşılmayacak, gidilecek yerde'' acaba oyun parkı var mı '' diye bakılacak . Ziyaret edilecek yerlerde ilk sıraya alacak bu parklar. Arnavut kaldırımlarında puset itmek belki çok yoracak bizi ama soluduğumuz o başka yer havası verecek o gücü bize. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"> Bizler mutlaka yeniden düşmeliyiz yollara . Çünkü o yollar bağlıyor bizi birbirimize. Çok uzak olması gerekmiyor bu havayı değiştirmek için. Arabaya atlayıp , tekerlerin dönmesini sağlamak yeterli bizim için. Nasıl olsa bir yere varır o tekerlekler yeter ki biz o ilk adımı atalım.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlQplflol7NbLRIaUNM7mFpFVh301Vh6PXCd4Xorx_LJ-gze1QsG6eiLmVo5SFCyTSuSkzMJpwuSsOBdkTIspNBwGfPf1gtSYFhHh-oQzMGpCYHct8ToYa8TypIUA9jXVRTrhpagX6_8I/s1600/blog1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlQplflol7NbLRIaUNM7mFpFVh301Vh6PXCd4Xorx_LJ-gze1QsG6eiLmVo5SFCyTSuSkzMJpwuSsOBdkTIspNBwGfPf1gtSYFhHh-oQzMGpCYHct8ToYa8TypIUA9jXVRTrhpagX6_8I/s400/blog1.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZm5h27TanRbAkNMG0x8vq_ZKQEoJl2QEura0Q4CAx2SPrXYSNshRCgKZGi4nqzxLvOzbFLIm6Ts00B32LP-mjazGTY9P4TRBqLYU9TMpt02TsYGL8WZBDtsz3FLO5F4SsTXclyK3Txaw/s1600/blog3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZm5h27TanRbAkNMG0x8vq_ZKQEoJl2QEura0Q4CAx2SPrXYSNshRCgKZGi4nqzxLvOzbFLIm6Ts00B32LP-mjazGTY9P4TRBqLYU9TMpt02TsYGL8WZBDtsz3FLO5F4SsTXclyK3Txaw/s400/blog3.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgziMaqMHheeSCJGHmIpXttbxVVoa0XpraguJyX9oLGQ6gAqZBOQ1u-_QCzBbGs8C44ZnNDmZAOtxpmQkVAvwey7U-joeLw6igD33zWlJaJDPGNKNtIanht4wFF90tCDCkHV3XphCRtOPg/s1600/blog4.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgziMaqMHheeSCJGHmIpXttbxVVoa0XpraguJyX9oLGQ6gAqZBOQ1u-_QCzBbGs8C44ZnNDmZAOtxpmQkVAvwey7U-joeLw6igD33zWlJaJDPGNKNtIanht4wFF90tCDCkHV3XphCRtOPg/s400/blog4.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisEf7TspwJx61JtrbXH5p_iGpk-SOHE5GH___hVwQ01Za3mSEpk4fCkuo8CAU-GuE4z-Q7Yft2ZCVqSMpZtW_tLBBvOZOoqsc6wjnUf3T3bw8poaZa_gkfeT_RnV7AtwDzDMd5R71esPI/s1600/blog5.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisEf7TspwJx61JtrbXH5p_iGpk-SOHE5GH___hVwQ01Za3mSEpk4fCkuo8CAU-GuE4z-Q7Yft2ZCVqSMpZtW_tLBBvOZOoqsc6wjnUf3T3bw8poaZa_gkfeT_RnV7AtwDzDMd5R71esPI/s400/blog5.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0y9ZxadtLFItK6jcYYHXAHMa4KIyatWS_2U14sfq7IDwQ2G1X1ZqOgu9_1J5cptrDmikHGYg53t66DFsfhLw347okTTMJwbOog316v2cmpbOLrNzV7mSlu7PTA_m8P7H1kXx-08G4kfI/s1600/blog6.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0y9ZxadtLFItK6jcYYHXAHMa4KIyatWS_2U14sfq7IDwQ2G1X1ZqOgu9_1J5cptrDmikHGYg53t66DFsfhLw347okTTMJwbOog316v2cmpbOLrNzV7mSlu7PTA_m8P7H1kXx-08G4kfI/s400/blog6.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-78032742140072097832013-11-27T08:44:00.002-08:002013-11-27T08:44:43.871-08:00LEZZET SIRLARI<br />
<br />
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNdVpH9zjGT6e_4uhJaO1v-BPb-579areMXTsyLOEcB8kYAC2WoUPeq-ijdy1cuuBYIyvYcXCoODxeagF1EjcHFVl50h6td__mXBjwjwcJsHz0VzOWxelfN0nJnQoBsBmbIwAddBiLhpA/s1600/kilis+kebab%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNdVpH9zjGT6e_4uhJaO1v-BPb-579areMXTsyLOEcB8kYAC2WoUPeq-ijdy1cuuBYIyvYcXCoODxeagF1EjcHFVl50h6td__mXBjwjwcJsHz0VzOWxelfN0nJnQoBsBmbIwAddBiLhpA/s400/kilis+kebab%C4%B1.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">Yapılan seyahatlerin vazgeçilmez unsurudur </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">nerede ne yenileceği</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">. Gezi öncesi yapılan
ön araştırmalarda, o yörenin lezzetlerinin hangi lokantalarda yenilmesi
gerekliliği mutlaka not edilir. Gezi zamanı kısıtlı ise normalde yenilen üç
öğün rahatlıkla beş öğüne çıkarılabilir. Aynı anda birçok lezzetin tadına
bakabilmek adına masadaki kişilerle yakınlık derecesi </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">gözetmeksizin</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> farklı yemek siparişi
verilerek, her tabaktan birer çatal almak suretiyle</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> bütün menüyü sipariş
etmek üzere anlaşmaya varılır. Masa tıka basa dolu da olsa mutlaka yan
masadakilere ne geldiği göz ucuyla gözetlenir ve </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">''</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">ay şundan da mı isteseydik</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> nefis görünüyor</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">''</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> diye iç
geçirilir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> Antep'e gidip de oranın lezzetlerini yerinde yeme arzusu ile yanıp
tutuşurken</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> elde olmayan teknik nedenler dolayısı ile bu dileğimizi bugüne kadar gerçekleştiremedik. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">Ne zaman
gerçekleştireceğimiz ise şimdilik bir muamma. Ama iş icabı da olsa zaman zaman yöreye
giden sevgili kocam o lezzetleri tadarak</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> bana da gelip anlatarak içimizdeki
yemek aşkını bir nebze olsun </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">köreltmek</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> için elinden geleni yapıyor. Öyle ki </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">biz Antep'e
lezzetlerine gidemiyorsak onlar bize gelsin</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">den yola çıkarak yapmaya karar verdi
Kilis Kebabını.</span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">Bu kebap içindeki lezzeti</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> zırhın et, maydanoz, biber ile sayısı belli olmayan
kere kesilerek birleşmesine borçlu. Tabi bunu yapmak öyle sanıldığı kadar kolay
bir iş değil. Bu saydığım malzemeler hepsi bir seferde doğranmıyor. Sabır ve el
emeği ile önce kuşbaşı etler, sonrasında diğer malzemeler teker teker ilave
edilerek</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> tekrar tekrar zırh
ile üzerinden geçilerek sonunda kebabın kıyması elde edilmiş oluyor.</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">Bu iş öyle </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">kasaptan kıyma aldım</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> yaptım oldu</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> demekle olmaz</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> onu baştan
söyleyeyim. Her yemeğin mutlaka bir püf noktası vardır. Ya bir baharat, ya bir
son dokunuş yemeğe o eşsiz lezzeti verir. Burada ise işin püf noktası zırh ile
hazırlanan bu kıymadır.</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> Geri kalanı ise</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">tepsinin altına
patatesleri yerleştirerek, üzerine bu kıymayı yayıp, onu</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">n</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> da üzerine domates
dilimlerini yerleştirmekten ibaret. Bu şekilde fırına verilerek, enfes kokular
eşliğinde pişmesini beklemekten başka bir iş kalmıyor bize.<span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7NzFmvSnVj-edc5p9oVEGZOtRMKDs4EekDilxkt37lJrsi1UFm7MijJVRlBkVbeBaRM1ETgVI5DVEjN59jlV2Fgg9OkQLqcBmOzK1xAByvCyves88UE5lf13nl3_SANDt7rsRUH7h3D8/s1600/IMG_9459.JPG-1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="325" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7NzFmvSnVj-edc5p9oVEGZOtRMKDs4EekDilxkt37lJrsi1UFm7MijJVRlBkVbeBaRM1ETgVI5DVEjN59jlV2Fgg9OkQLqcBmOzK1xAByvCyves88UE5lf13nl3_SANDt7rsRUH7h3D8/s400/IMG_9459.JPG-1.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">Sadece Kilis Kebabı bize Antep'i anlatmaya, yaşamaya yetmez tabi ki. Antep
yemeklerinin hepsini evde yapmaya kalkmak da hiç o kadar kolay bir şey değil</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">.</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">A</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">ma biz yine de kendi
mutfağımızda elimizden geleni ardımıza koymayarak yeni lezzetlerin peşinde
olacağız. Bu arada en kısa zamanda da Antep'e gidip</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt;"> yerinde bu lezzetler
ile tanışmak için de çaba göstereceğiz. <span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-25557655613776123632013-11-12T04:30:00.001-08:002013-11-12T04:30:15.187-08:00MARGARİN İLE TEREYAĞI TABU YIKAR MI?<div style="text-align: justify;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEik1vGorQs01MMYoYrRaytI6z4hcvbhkBUiqzi5iaUpEkjnlpTQlwKVM_0HygNr1rAqeozlMk9-YKZgpkep-66hqrlTe5sZTPms6SIedtaX5TVawtsOitDtzI0O0_sZdMn6dS502RnQODE/s1600/IMG_9798.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="347" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEik1vGorQs01MMYoYrRaytI6z4hcvbhkBUiqzi5iaUpEkjnlpTQlwKVM_0HygNr1rAqeozlMk9-YKZgpkep-66hqrlTe5sZTPms6SIedtaX5TVawtsOitDtzI0O0_sZdMn6dS502RnQODE/s400/IMG_9798.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Her şey ailede başlar derler. Özellikle yeme alışkanlığını</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">n</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> edinilebileceği yegane
yer ailedir. Bizim evimizde her sabah kahvaltı sofrası hazır olurdu. Her ne
kadar çalışan bir kadın </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">olsa da, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">annem bizi zinhar kahvaltı etmeden okula
göndermezdi. O yüzden üniversite </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> için İstanbul'a geldiğimde yurttan
kahvaltı yapamadan çıkmak bana ilk başlarda çok tuhaf gelmişti. Edinilmiş
alışkanlıklardan biranda vazgeçmek </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">insanda</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> soğuk duş etkisi yaratır</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">mış</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">. Bir yanımın eksik
kaldığını hissetmiştim. Bu sebepten okula girer girmez koşar adım kantine gider</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> kahvaltımı yapar</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> kendime
gelirdim. </span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> Birçok</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> şeyi annemden
öğrendim. Pasta börek işinde belli standartları vardı. Özelikle sıvı yağ
kullanırdı ve mutlaka ölçünün daha azını koyardı karışımlarına. Margarin ve
tereyağı içeren pastaları yapmayı tercih etmezdi. Çok nadir ve mecburiyetten
kullanım dışında margarin girmezdi evimize. <span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> Bendeki bu margarin ve tereyağı korkusu buradan gelir. Ne zaman</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> farklı bir kek</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> börek</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> pasta yapmak için tarif
karıştırsam</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> karşıma çıkan
margarin ve tereyağı yüzünden vazgeçerim. Annemin kızıyım ya</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> margarin de tereyağı da
koymam pastalarımın içine, korkarım. Ben bu iki zararlı maddeyi kullanmam ama
kullanılmış olan tüm pasta ve börekleri de gönül rahatlığı ile yerim</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">. H</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">iç de geri kalmam.
Benin sorunum</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> bunların yediklerimin
içinde olduğu</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">nu</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> gözlerimle görmemiş
olmam ve buna kendimi alet etmemiş olmam. Bu nasıl bir psikolojidir bilemem</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> ama sanki ben
görmeyince daha az zararlı oluyor bu meretler. <span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> Tabi bu tereyağı ve margarin takıntımdan dolayı </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">bugüne</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> kadar çok dar bir
çerçevede kaldı </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">repertuarımdaki</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> pastalar. İnsanın
havuçlu </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">kekten</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> bir adım öteye
geçememesi artık bir noktadan sonra ağır gelmeye başlıyor. Farklı sularda
yüzmek, farklı tatlara yelken açmak isteği bir kurt gibi sizi kemiriyor. Ta ki
kırılma noktasına gelip de ben bugün farklı bir lezzet yapmalıyım diye </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">yataktan</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> fırlayıp</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> dolaptaki tart
tepsisini karşıma alıp</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">bugün seninle çok
güzel şeyler başaracağız</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> diyene kadar. <span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> Başlangıcı biraz zor olsa da</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> margarin ve tereyağını unun ortasına
yumurta ile birlikte koyup da yoğurmaya başlayınca</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> korkunun ecele
faydası olmadığını anlamış bulunuyorum. İşte yıllardır uzak durduğum ikili
şimdi ellerimin </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">arasında un
ve yumurta ile birleşerek o leziz tart hamuru olmak için adım adım ilerliyor. Yoğurma işlemi bittikten sonra o afilli tart kalıbına
incecik olarak açılıp serilen hamurun üzerine gelsin elmalar tarçınlar... <span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> Aslında tarifte hamurun bir kısmının dolapta dondurulup</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> elmaların üzerini</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">n</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">dondurulan hamuru </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">rendelemek sureti ile
kapatılması gerektiği yazıyordu ama sabırsız ben</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> donmasını beklemeden o muhteşem (!)
tasarım yeteneğimi konuşturarak</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> resimde görmüş olduğunuz deseni elde ettim </span><span style="font-family: Wingdings; font-size: 13.5pt;">J</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Şeritler tamamen doğaçlama eseri ortaya
çıkmış olup</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> aynısını benden
tekrar bekleyenlere bunun mümkün olmadığını üzülerek belirtmek isterim. <span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: #222222; font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> </span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUlGpTWBHI114cfl46gYJq5wFm1rUWEY6xcIkddipJjnFmZ4AztRBseR0FIg_Wn7M_WKy5B7_Z2aNXif4HvXgGJaNnZQiusSyEYrvhuh27OYFTSwtTjk4obQh39B5Qbtl9b-BDg2Nqy-c/s1600/IMG_9815.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUlGpTWBHI114cfl46gYJq5wFm1rUWEY6xcIkddipJjnFmZ4AztRBseR0FIg_Wn7M_WKy5B7_Z2aNXif4HvXgGJaNnZQiusSyEYrvhuh27OYFTSwtTjk4obQh39B5Qbtl9b-BDg2Nqy-c/s400/IMG_9815.JPG" width="400" /></a> <span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Gelelim görüntüsü itibariyle güzel olan bu elmalı tartın tadının nasıl olduğunu anlatmaya. Bu konuda tabi ki görüşleri benim için çok değerli olan kocam</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> hamuru</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">nun</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> gayet kıvamlı, lezzetli bir tart olduğunu belirterek, ilk denememde beni onurlandırmıştır. Görüşleri itibariyle bana torpil geçtiğini düşünenler varsa yanılıyorlar</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">tadına bakan misafirlerim</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">in</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> de çalışmamı gayet başarılı bulduklarını dile getirmiş olduklarını buradan belirtmekte fayda görüyorum. </span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> Tabuları yıkmak kolay değil. Benim için margarin ve tereyağı tabusu tam 38. yaşımda ancak yıkıldı. Darısı diğer tabularımın başına</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">…</span></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-49111878010785912662013-11-07T11:27:00.002-08:002013-11-07T11:45:21.101-08:00Elalemin Parkları Der Bize Hayatları <div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0xdhAHddPK2uDn9lpMu0ghYUYl4XtdmRueBwkXnM82V7Nib3efWNBz3zG-WIhIPStwbcYkc0N1KQn2RbrFgW2LtFbRKMDBsr3qxW9UaITzzjZuw0DHByCaAocmBC63_iWuLjnB9hSfIs/s1600/IMG_6992.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0xdhAHddPK2uDn9lpMu0ghYUYl4XtdmRueBwkXnM82V7Nib3efWNBz3zG-WIhIPStwbcYkc0N1KQn2RbrFgW2LtFbRKMDBsr3qxW9UaITzzjZuw0DHByCaAocmBC63_iWuLjnB9hSfIs/s640/IMG_6992.JPG" width="426" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">Eğer bir çocuk ile seyahate çıkıyorsanız onun oyun oynama ihtiyacını göz
ardı etmeyip, ziyaret edeceğiniz ören yeri, müze, katedral vs.ye oyun
parklarını da mutlaka ilave etmek zorundasınız. İsviçre bir çocukla gezmek için
oldukça ideal bir ülke, öyle ki insanın burada gördüğü parklar neticesinde
çocuk olmasa da çocuk olası geliyor. İsviçre'ye Mayıs 2012</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">’</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">de gitmiştik</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">. B</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">izim kız 3 yaşındaydı</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">. B</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">ugün hala ara ara </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">anne bir daha İsviçre'ye
gidelim</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;"> deyip duruyor</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">. N</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">edeni ise, tabi ki orada her
gittiğimiz şehirde mutlaka arayıp bulup </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;"> gittiğimiz parklar.</span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Pilatus Dağı’nın bir tarafından trenle
çıkıp</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> diğer tarafından
teleferik ile indik. Teleferik ile inerken</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> iki ayrı durakta inip daha sonra devam
edebiliyorsunuz. Bu duraklara çeşitli oyun ve aktivite alanları yapmışlar. Her
yaştan çocuk</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> genç ve yetişkin için
doğanın kucağında gerek bahar</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">gerekse kış aylarında oynanacak bir sürü oyun var.</span><span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<br />
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivtGUl37gfE-Vsd_avVVVL9BKK891MbzRpO14MaqaKAUInpX5QgkX2sdljjauEXGAuW477pjPuh59LSMDrrrLpOhe_Y_3YeQl3PbtqrQo5tkxK8MnID5VEynqnRvXhw9Zv81kcz6rzk8A/s1600/isvi%C3%A7re2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivtGUl37gfE-Vsd_avVVVL9BKK891MbzRpO14MaqaKAUInpX5QgkX2sdljjauEXGAuW477pjPuh59LSMDrrrLpOhe_Y_3YeQl3PbtqrQo5tkxK8MnID5VEynqnRvXhw9Zv81kcz6rzk8A/s400/isvi%C3%A7re2.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> Biz yetişkinlerin oyun alanları yerine</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> tabi ki kızımızla birlikte olabileceğimiz çocuk oyun alanlarını tercih ettik. Çocuk oyun alanı dediysem de</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">burada büyükler de gayet güzel ve keyifli vakit geçirebilirler. Nitekim biz de öyle yaptık. Gittiğimiz parkta bizden başka kimse olmadığı için </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">aman başkaları bizi görürse ne der</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> kaygısı taşımadan bütün oyuncaklara bindik.</span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Teleferik ile aşağı inerken gördük yeşilin
ortasındaki bu oyun parkını ve hemen
inmeye karar verdik. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">İyi ki inmişiz</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">çünkü uzun zamandır
hiç bu kadar eğlendiğimizi hatırlamıyorum. Çocuklar gibi şendik. Buradaki oyun
alet</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">leri</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> ağaç kütüklerinden ve
halatlardan yapılmış olup, gayet basit ve doğal görünmelerini sağlamıştı.<span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhqWVNGc1VRou48oagk2d7ym0RrO7U3sxS2h9Ts16aTHlLX0Y_yUQDEsR9gdNzVvYBPZKjAspc2rxkDBoyHh7QjWVBdzPdXOpgT5X1VqP_KUIwrPwkXRe9y656_k3zXjnDsdxH8PeSw-VY/s1600/blog+isvi1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhqWVNGc1VRou48oagk2d7ym0RrO7U3sxS2h9Ts16aTHlLX0Y_yUQDEsR9gdNzVvYBPZKjAspc2rxkDBoyHh7QjWVBdzPdXOpgT5X1VqP_KUIwrPwkXRe9y656_k3zXjnDsdxH8PeSw-VY/s400/blog+isvi1.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlf8tbo6eg7zoexbZkJZeZMhTZn2za5aYxeiw5BCfxd_5yiTBhdHoZ-2JHv-6SiTJVl-lq7JA-RIqzN0eSBicWLwgOc1VUPKDDrTDasMfDehjyVgFTWgLs7RiBhepYfRFfm3eHinVGvQs/s1600/blog+isvi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlf8tbo6eg7zoexbZkJZeZMhTZn2za5aYxeiw5BCfxd_5yiTBhdHoZ-2JHv-6SiTJVl-lq7JA-RIqzN0eSBicWLwgOc1VUPKDDrTDasMfDehjyVgFTWgLs7RiBhepYfRFfm3eHinVGvQs/s400/blog+isvi.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Aşağıdaki oyun aleti benim gibi yüksek
adrenalinli sporlardan (yamaç paraşütü, bungee-jumping, rafting vs.) korkanlar
için</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> düşük adrenalin
yaratan ama bir o kadar </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">da</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> keyif aldıran bir
aletti. Şimdi diyeceksiniz ki </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">kıyasladığın şeylere bak</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">birbirleri ile alakaları yok</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">!”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">. Alakası olmayabilir
ama iki direk arasına gerilen bir ip ve onun arasında bir baştan bir başa kayan
bir makaradan oluşan bu alet</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, kimbilir</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> belki de bir önceki yüzyıldaki en
adrenalinli spor aletlerinden biriydi. Benim bu yüzyılda bunu keşfetmiş olmam</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> İsviçre'ye gitmem ile
doğru orantılı. Benim gibi birileri daha gidip görüp beğenmiş olmalı ki</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Göztepe </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Parkı’nın</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> yeni düzenlemesine
bunu da koymuşlar. Yalnız hatırlatayım sadece çocuklar binebiliyor, zaten o
kalabalıkta buna binmeye kalkarsanız kesin yuhalanırsınız benden söylemesi.</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHWTzPHA0RAFTHGvTl9cvvg0uik7Zh7x8CfdB1PQRd0vwogek_ILdckHbRvV5aKCEDjGFjiE_qz7A8AkiiY9M4jqmvKsg-kaI6O-jAqjQVNzFV8OHqbi3mHtSW9YfbwZRJdgTRPdykieQ/s1600/blog+isvi8.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHWTzPHA0RAFTHGvTl9cvvg0uik7Zh7x8CfdB1PQRd0vwogek_ILdckHbRvV5aKCEDjGFjiE_qz7A8AkiiY9M4jqmvKsg-kaI6O-jAqjQVNzFV8OHqbi3mHtSW9YfbwZRJdgTRPdykieQ/s400/blog+isvi8.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Aşağıda gördüğünüz bildiğimiz </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">tahterevalli</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">. Üstündeki ise yine
bildiğiniz içindeki çocuk ruhunu serbest bırakmış</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, “</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">keyif insanı</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> bendeniz.</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVoeTzszn3K57kcQnPAsKeeImYFDb_HSNeGM9v7Y986r_vwaSqhZ3f0WDI8HBPGValPH7_VR4oFvZYeKuER09dycb6wtVVKOvglNHUQrzo8O82SEaRJJdbo0AP8SZyWk6akHgGSRXDdAY/s1600/blog+isvi10.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVoeTzszn3K57kcQnPAsKeeImYFDb_HSNeGM9v7Y986r_vwaSqhZ3f0WDI8HBPGValPH7_VR4oFvZYeKuER09dycb6wtVVKOvglNHUQrzo8O82SEaRJJdbo0AP8SZyWk6akHgGSRXDdAY/s400/blog+isvi10.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Parkın halatlara tırmanıp</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> tünellerden geçerek bedensel
aktivitelerin yoğun olduğu oyun gruplarını baba kıza bıraktım. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> B</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">ense hamakta sallanarak keyif çatmayı tercih ettim.</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixim5c2SRRqWhf2vBTeQJQkNhsw8u3h7ykmK2sFxQLM0_Xh-UG9LFom4GJJQGttRBJaPV6QDutQinmvA6VSIirwYJKzfGlYXWYwz2NJT2S-63n_opg7kPcrCgqCitQL7f-ICjAvIshEtI/s1600/blog+isvi3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixim5c2SRRqWhf2vBTeQJQkNhsw8u3h7ykmK2sFxQLM0_Xh-UG9LFom4GJJQGttRBJaPV6QDutQinmvA6VSIirwYJKzfGlYXWYwz2NJT2S-63n_opg7kPcrCgqCitQL7f-ICjAvIshEtI/s400/blog+isvi3.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Aşağıda görmüş olduğunuz park da Rıgı </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Dağı’ndan</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> aşağıya inerken yine
teleferiğin yakınındaki ormanın içine konumlanmış bir park. Burada da ana
konsept kaydıraklardan oluşuyordu. Uzun kaydırak, kısa kaydırak, geniş kaydırak
vs. Yine her birini denemekten kendimizi alamadık. </span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUpTgdxai8_TeIq4Pnh1LlIy72xwaE0Lzm86993tv5_jC29Ktsx5XaGoxIAnAz64ayMagBWnVTap77emWHOve1Z7U7SrnpSNGQAezoAkn0JJQZeOIr5aoDMoiUU-NorfY8sFUcI7DvtA0/s1600/isvi%C3%A7re.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUpTgdxai8_TeIq4Pnh1LlIy72xwaE0Lzm86993tv5_jC29Ktsx5XaGoxIAnAz64ayMagBWnVTap77emWHOve1Z7U7SrnpSNGQAezoAkn0JJQZeOIr5aoDMoiUU-NorfY8sFUcI7DvtA0/s400/isvi%C3%A7re.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHdFtS7IG1qjwe0Enb2eEv5W5TAo7sirVXCKRvzLiYJKdD9Xk48xb0nEwrf4GVxv4vwIMyX70HoKQz6B3Nb_oFLWLsK8Ay58YiO0fJWTFaO7D5Z-69qTgX8QstivfdbHhk3OA_GdJgSa0/s1600/isvi%C3%A7re1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHdFtS7IG1qjwe0Enb2eEv5W5TAo7sirVXCKRvzLiYJKdD9Xk48xb0nEwrf4GVxv4vwIMyX70HoKQz6B3Nb_oFLWLsK8Ay58YiO0fJWTFaO7D5Z-69qTgX8QstivfdbHhk3OA_GdJgSa0/s400/isvi%C3%A7re1.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Lozan</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">’</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">da gittiğimiz parkta ise sadece kocaman
ahşaptan oldukça modern çalışılmış bir gemi vardı. Tüm tırmanma, kayma,
zıplama, atlama, sallanma olayını bu tek gemi ile çözmüş arkadaşlar.<span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfT9Vl1Bl5r4-zTf28Thn2O_AQldwXnlnyUyPjKBc97WRFSFgfqwOo7tP3hAGTXNK_aEirCyD8dhmAVpOYElMOZIeKG6ysnmMvXkfrKkCL5jHpqO6eDHYeHUQelbEA3EUrdDM16iAp2kg/s1600/blog+isvi11.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfT9Vl1Bl5r4-zTf28Thn2O_AQldwXnlnyUyPjKBc97WRFSFgfqwOo7tP3hAGTXNK_aEirCyD8dhmAVpOYElMOZIeKG6ysnmMvXkfrKkCL5jHpqO6eDHYeHUQelbEA3EUrdDM16iAp2kg/s400/blog+isvi11.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Luzern</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">’</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">de gittiğimiz aşağıdaki parkta ise en
ilginç olan şey su oyuncaklarının olmasıydı. Yani bizim buradaki annelerin
kesin karşı çıkacağı bir olay</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> aqua parkların dışında suyun çocuk oyun alanlarının
içine yerleştirilmesi. Çünkü bizleri yetiştiren anneler </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">“</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">aman çocuklar üstünü
ıslatır</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> aman ıslak kalırlarsa
üşütüp hasta olurlar</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">”</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> derlerdi. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">Bizler polar montlarımızla gezerken</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> orada gördüğümüz çocuklar yalın ayak ve
askılı tişörtler ile ıslanmaktan korkmadan gayet keyifli oyunlar oynuyorlardı.
Biz de bir kereden </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">hiçbir</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;"> şey olmaz nasıl olsa
yedek kıyafetleri var diye</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt;">bizimkinin özgürce ıslanmasına izin verdik.<span style="color: #222222;"><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNUhhbWYnos1aD1Qvm3X_E2ZPTIAlDzJdmGtjGRzXo-znSeM7s1TNlRtVmGyDeo_x4EBVSFiRHJJgffzVSLRsPKp2CtJbuGGh8S92uwfGzj9h1ajQeniV11FfW0QhRxyOJxyBpSkdP-jo/s1600/blog+isvi6.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNUhhbWYnos1aD1Qvm3X_E2ZPTIAlDzJdmGtjGRzXo-znSeM7s1TNlRtVmGyDeo_x4EBVSFiRHJJgffzVSLRsPKp2CtJbuGGh8S92uwfGzj9h1ajQeniV11FfW0QhRxyOJxyBpSkdP-jo/s400/blog+isvi6.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">Ve gelelim inşaatçı anne baba olarak en çok hoşumuza giden oyun aletine</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">… F</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; line-height: 115%;">azla söze gerek yok sanırım
oyuna kendimizi nasıl kaptırdığımızın kanıtı aşağıda görülmekte.</span><br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_HMGH_2wysJZZODRJroDuWX1BYoTeJvouh0JRZx_iE69-AcpXAsESzR27Zp6AJ8Rj0tdkPmhuLItDrfGiFuXJswQbn1bhDUiCH6KJri0BdbAn_g6zWx4U5sfPamOjRJ2QvIK8ucHnH0c/s1600/blog+isvi7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_HMGH_2wysJZZODRJroDuWX1BYoTeJvouh0JRZx_iE69-AcpXAsESzR27Zp6AJ8Rj0tdkPmhuLItDrfGiFuXJswQbn1bhDUiCH6KJri0BdbAn_g6zWx4U5sfPamOjRJ2QvIK8ucHnH0c/s400/blog+isvi7.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">Yeni bir ülke görmek</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">sadece turistik
broşürlerde yazılan yerleri gezip görmek değildir. O ülkede yaşayan insanların,
çocukların da nasıl yaşadığına tanık olmak</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">, </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">bazen bir müze gezmekten daha
anlamlıdır. Çocuklarımızla gezmeye devam ettiğimiz müddetçe</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> daha nice farklı oyun
parkları keşfedeceğimizden emin olabilirsiniz. Çünkü onlarla gezmek demek</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;">,</span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 13.5pt; text-indent: 35.4pt;"> oyun parklarını es
geçmemek demektir.</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 0.0001pt; text-indent: 35.4pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br /></div>
Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-7941054059352629865.post-73515034902476072312013-10-23T00:36:00.001-07:002013-10-23T00:36:42.942-07:00BU MUTFAK KİMİN ? <div style="text-align: justify;">
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPy-uBGYM2fPUL7F_1JwJi3vIWgh8ezP50Fvy7jfcDIlAvBQtJcHlKPgaWAg_8His-_QRCB7iR1yi664pXC27MLY1bBSCBhKxeDpRljWlRCw4eoTAW7XUopxlFrqIytAUhXOBK8gvEYBM/s1600/kocam+mutfakta.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPy-uBGYM2fPUL7F_1JwJi3vIWgh8ezP50Fvy7jfcDIlAvBQtJcHlKPgaWAg_8His-_QRCB7iR1yi664pXC27MLY1bBSCBhKxeDpRljWlRCw4eoTAW7XUopxlFrqIytAUhXOBK8gvEYBM/s320/kocam+mutfakta.jpg" width="320" /></a></div>
Yemek yemek de yapmak hep bir zevk olmuştur kocam ve benim için . Gün olur yemek yeme bahanesiyle yola çıkar kilometre yaparız , gün olur mutfağa girer yeni tatlar keşfeder ve bu tatları da birilerine yedirmek için can atarız . Televizyondaki gurme ve yemek programlarını takip eder , gitmesek de, yemesek de , yapmasak da bir gün tadına bakarız umuduyla yaşar gideriz. </div>
<div style="text-align: justify;">
Bazen mutfağın kime ait olduğu konusunda tartışır , en nihayetinde ortak bir yol bulur midemizi şenlendiririz. Mutfak prensiplerimizi taban tabana zıttır. Ben yemeklerimde genellikle ölçü kullanmam hissen kalben vuku koyarım malzemeleri , kocam ise ölçü kabı olmadan mutfağa girmez. Ben tariflere pek riayet etmem ne bulsam katarım yemeğin içine , Kocam ise tarife harfiyen uymak konusunda oldukça hassastır. Kocam mutfağın kendine ait olduğunu düşündüğü zamanlarda gereken envayi çeşit kap kacak envanterini tedarik ederek ( yılda bir kerede kullanacak olsa bile) masrafdan hiç kaçınmaz , bense elimizdeki mevcut malzeme ile yapılacak yemekleri yapmayı tercih ederim. Yapacağı yemeğin usulü ne ise , ne gerektiriyorsa mutlaka kendi mutfağında olmalıdır. Benim mutfağımda ise eksik bir alet varsa o yemek yapılmaz mutlaka o aletsiz yapılacak başka bir yemek bulunur ve yapılır. </div>
<div style="text-align: justify;">
Bundan yaklaşık iki sene önce ıspanaklı kiş yapabilmek için bir tart kalıbı almış olup iki kere kullanılan bu kalıp dolapdaki yerini alarak yeni bir macera için beklemektedir. Ne zaman ki kocama elmalı tart yapma isteği gelecek o zaman ortaya çıkıp hünerlerini gösterecek diye umut etmektedir. </div>
<div style="text-align: justify;">
Bir mutfağın olmaz ise olmazı tabi ki süper doğrayıcı bıçaklardır. İlk önce alınan bu mühtiş bıçaklar oldu ki insan bu bıçakları eline alınca ne yalan söyleyeyim ayrı bir havaya giriyor . Bu bıçaklar ile soğan doğrarken kendini rahatlıkla mıchelin yıldızlı bir şef gibi hissetmen an meselesi. İçinden ' bana dünyanın bütün soğanlarını getirin hehhheyyyyttt ulan doğrıycam ' diyorsun . Yani başkalarını bilemem ama ben öyle hissediyorum. </div>
<div style="text-align: justify;">
Benim İtalya 'ya olan düşkünlüğümü bildiğinden , pizza'ya merak saldığında ise usta şefler gibi elinde açmayı öğrenene kadar merdane ile idare etmesi gerekeceği için hemen gidip bir merdane aldı. Burada mesele hamuru kıvamında tutturmak gerisi olayın süsü.Üstüne istediğin malzemeyi koy ama itiraf edeyim ben pizzaya pizza demem içinde sucuk olmayınca. Sucuk olayın püf noktası , italyan lezzetinin içinde Türk'lüğümüzü koymazsak olmaz. Hah bir de de domates sosunun inceliği var onun da püf noktası içindeki baharatlar ve sarımsak . Üç beş denemenin sonunda hamuru gayet de başarılı bir şekilde tutturduğunu buradan gururla söyleyebilirim. Artık ona italyan şef Feliciano diyorum pizza yaparken. </div>
<div style="text-align: justify;">
İş için Antepe gidip gelmesi onda Antep yemeklerine ayrı bir merak salmasına sebep oldu. Kilis kebabı yapmak için gidip bir zırh aldı. Zırhı ilk gördüğümde yeni bir yemek macerasının başlayacağını biliyordum ama bu kadar zor ve emek harcanacak bir yemek olacağını kestirememiştim. Antepli ustaların neden hep erkek olduğunu bir kez daha anlamış oldum. Çünkü bu yemekler kol gücü ve sabır gerektiriyor. Bendeniz oldukça sabırsız ve aceleci biri olduğumdan hayatta kuşbaşı eti alıp da bu zırh denen aletle saatlerce uğraşarak kıyma haline getiremem. Ben kıymamı kasapdan çektirir alır gelir yemeğimi yaparım. Amma burada yidiği öldürür hakkını da veririm. Şimdi benim çektirdiğim kıyma ile bu kilis kebabı olmaz onu da bilirim. Buradaki püf nokta ise işte bu zırh ve harcanan o bilek gücüdür. Kilis kebabını yedikden sonra ise bizim İtalyan Şef Felicıano olur sana Antepli Haydar Usta. Kilis kebabının tadı damağımızda kalır ve bilemeyiz bir daha ne zaman o zırh dolaptan çıkacak ve bu lezzeti tatma olanağımız olacak. </div>
<div style="text-align: justify;">
Bir de çok uzun zamandan beri dilinde olan ekmek yapma olayı var ki bunu henüz hayata geçirebilmiş değil ama gerekli döküm tencereleri alınmış olup misafir odasında ne zaman ekmek yapımı için mutfağa gideceklerini merakla bekleme halindedirler. Ben de heyecanla yapacağı zeytinli, cevizli , üzümlü ekmeklerin hayalini kurarak o eşek ölüsü ağırlığındaki tencereleri umarım boşuna almamıştır diye içimden geçirmekle meşgulüm. </div>
<div style="text-align: justify;">
Sonuçta mutfak bazen onun bazen de benim ama genellikle ikimizin. O bazen Haydar usta , bazen Feliciano ama ben hep aynı eş Yasiyim. Ustam, Şefim ve Kocam yemek yaptıkça ben buradan size maceralarını keyifle aktaracağım. Bu aralar gezi yazısı yazamıyoruz boş kalmayalım bari yemek yazıları yazalım değil mi ? </div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<br />
<br />
<br />Yasemin Ertürkhttp://www.blogger.com/profile/17486657330060823273noreply@blogger.com0